Arama

Ünlü yazarların kaleminden "sadakat"

Sadakat, sözlükte "Kendisine iyilik edene, lütufta bulunup koruyana minnet ve şükran duyguları ile bağlanma, bu bağlılığa yakışır şekilde davranma" manasına gelir. Oysa Tanzimat edebiyatçılarından Ziya Paşa, "İnsana sadakat yaraşır görse de ikrah/ Yardımcısıdır doğruların Hazret-i Allah" şeklinde tanımlar bu insani erdemi... Ziya Paşa'ya ait bu berceste ayrıca medeniyetimizde insanın konumunu ve düşünce yapısını net bir şekilde gözler önüne serer. Peki, satırlarıyla bizleri kendisine bağlayan ünlü yazarların kaleminde sadakat nasıl şekillenmiştir?

Sesli dinlemek için tıklayınız.
  • 14
  • 20

"Mektuplardan çıkan neticeye göre bunların hepsi gayet temiz hüsnüahlak sahibi insanlardı. Aralarında bir ben fena ve ahlaksızdım. Bu olanlar hep benim yüzümden olmuştu. Bir erkek bu derece düştükten sonra karısından vefa ve sadakat isteyebilir miydi?"

Acımak, Reşat Nuri Güntekin

  • 15
  • 20

Kaynağını gerçek bir tutkudan almayan sadakat ne kadar da bıktırıcı.

Bilmemek, Milan Kundera

  • 16
  • 20

Hayatım geçmiş ile gelecek arasında ve nankörlük ile sadakat ekseninde bir vicdan azabının pençesindeydi.

Şah ve Sultan, İskender Pala

  • 17
  • 20

Şu adamlardan bir marifet, bir bilgi, bir sadakat örneği, bir şahsiyet belirtisi istesem, her saydığım vasıflar birlikte çevremdeki kitlenin seyreldiğini, eridiğini ve giderek kaybolduğunu görmez miyim?

Semerkant, Amin Maalouf

  • 18
  • 20

"Sadakat mutlaktı, yemek içmek beden için ne kadar doğalsa, ruhun erdemli olması da o kadar doğaldı."

Filin Yolculuğu, José Saramago

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN