Arama

Yılın öğretmeninden sarsıcı altı ders

1991 yılında New York'ta "Yılın Öğretmeni" seçilen John Taylor Gatto, Amerika'daki öğretim sistemine ciddi eleştirilerde bulunan bir yazı kaleme alır. Bunun ardından okul sistemlerindeki anlayış onu mesleğinden vazgeçmesine sebep olur. The Six-Lesson Schoolteacher " Öğretmenin Verdiği Altı Ders" başlıklı makalesiyle okul, öğretmen ve öğrenci kavramları hakkında herkesi bir kez daha düşünmeye zorlar. İşte, birçoğumuzun almak zorunda kaldığı o altı ders…

  • 26
  • 30

Mevcut okulların en büyük başarısı şu ki benim en kaliteli öğretmen arkadaşlarım arasında, hatta tanıdığım en iyi aileler arasında bile çocukların başka türlü eğitilebileceğine dair düşünceye sahip olanların sayısı son derece azdır. Oysa belki bir yüzyıl öncesinde durum çok daha başkaydı: İnsanlar yine disiplinliydiler, ama aynı zamanda özgürdüler; sosyal sınıflar arasında bu kadar keskin bölünmeler yoktu; insanlar kendilerinden daha emin, icat yeteneği yüksek ve en önemlisi pek çok şeyi bağımsız olarak kendileri düşünüp kendileri yapabiliyordu. Hayatın ferdî kısmı ve ferdî tercihler bir şekilde yaşama imkânı buluyordu.

  • 27
  • 30

Okullar bazı şeyleri çok abartıyorlar. Bir çocuğun temel okuma yazma ve matematik yeteneklerini kazanması için elli saatlik bir ders programı yeterlidir aslında. Ondan sonrasını çocuklar kendi kendilerine de öğrenebilirler. Okulda geçen on iki yıl, çocuğun yeteneklerinin geliştirilmesi amacı öne sürülse de, çoğunlukla etkisiz geçirilen bir süredir.

"Toplum hayatı içinde bütünüyle aktif bir rol almadan bütün bir insan olmayı başaramazsın" diyordu Aristo. Ve kesinlikle haklıydı. Etrafınıza ya da aynaya bir bakın; görünen manzara bu değil mi?

  • 28
  • 30
Yazarın gerçek meselesi ne?
Yazarın gerçek meselesi ne?

Yazarın asıl anlatmak istediği mesele eğitime karşı gelmesi değil zorunlu eğitime karşı eleştirilerini dile getirmesidir. Çünkü ona göre gerçek gayesi öğrenmek değil, "başarı" olan okulların, öğrencilerin kendileri adına bir şeyler öğrenme arzusunu söndürdüğünü, düşünme melekelerini bunun yanı sıra kendi başlarına kalabilme becerilerini ellerinden aldığını ve çivi çakamayan, yumurta pişiremeyen, can sıkıntısına çözüm bulamayan, topluma değer katamayan gerçek dünyadan uzaklaşmış insanlar ortaya çıkardığını ifade eder.

  • 29
  • 30

Zorunlu okul eğitimini bu şekilde resmeden Gatto, eğitime değil zorunlu okul eğitimine karşı olduğunu belirterek ikisi arasındaki farkı ortaya koyar ve çözüm önerisini de bu fark üzerinden geliştirir. Bu nedenle yazarın okul eğitimine alternatif olarak önerdiği eğitim şekli açık kaynaklı öğrenmedir. Bu öğrenme biçimi esnek mekânları ve esnek sıralama düzenlerini içine alan esnek zamanlı bir faaliyettir. Kişisel olarak yönetilen bireyselleşmiş bir eğitim olan açık kaynaklı öğrenmede kimin öğretmen olacağına hükümet değil öğrencinin kendisi karar verir.

  • 30
  • 30

Öğrenci aktiftir ve kendi eğitim harcını karma sorumluluğunu yüklenir. Hayata değer katmanın okulla değil, okula rağmen gerçekleştiğine dair tezini delillendirmek içinse Amerika tarihinden okula hiç gitmeden ya da okulu bırakarak açık kaynaklı öğrenme şekillerini benimsemiş kişilerin örneklerine yer verir. Benjamin Franklin, Thomas Edison, Bernard Shaw yazarın örnek olarak verdiği isimler arasındadır. ("John Taylor Gatto, Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı, Zorunlu Eğitimin Karanlık Dünyasına Bir Yolculuk…" tasavvur, c. 4 sy. 1 (Haziran 2018) / Nuran Çınar)

(Derlenmiştir.)

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN