Büyüleyen tatil rotaları: Milli Parklar
Dört mevsimi bir arada yaşayan ve birçok medeniyete ev sahipliği yapan ülke topraklarımızın tamamı, birbirinden özel tabiat ve milli parkı da içinde barındırıyor. Zengin bir floraya sahip ve binlerce hayvanın yaşam alanı olan bu parklar, aynı zamanda birbirinden eğlenceli spor aktivitelerine de imkân tanıyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, milli parklarımızın tanınırlığını artırmak ve daha detaylı bilgileri ilgililere sunmak amacıyla "Milli Parklar" uygulamasını hayata geçirdi. Bizler de, tabiatı ve tarihi güzellikleri ile büyüleyen milli parklarımızı sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 28.07.2018
17:58
Güncelleme Tarihi: 28.07.2018
18:12
Yüksekliği dolayısıyla "Türkiye'nin çatısı" olarak nitelendirilen Ağrı Dağı'nın eteklerindeki Karasu ve Bulakbaşı suları, bulundukları bölgeye hayat verirken, su altında ise birbirinden güzel flora ve faunayı barındırıyor.
Türkiye'nin en büyük milli parklarından Ağrı Dağı Milli Parkı, su altı güzellikleriyle de büyülüyor. Ağrı Dağı'nın zirvesindeki karların erimesiyle biriken suların beslediği bölge, onlarca su altı bitkisi ile balık, kemirgen, sürüngen ve yumuşakçalarla adeta doğal bir akvaryumu andırıyor.
Isparta'da bulunan Kızıldağ, akciğer ve astım problemi olan insanlar için bir şifa kaynağı. Ünlü Pınar Gözü Mağarası'nın da bulunduğu milli parkta; karaçam, ardıç, meşe toplulukları ile bozuk maki formasyonlarına da rastlanır.
Beyşehir Gölü'nde su kuşları toplulukları kaydedilirken, iç kesimlerde ötücü kuşlar, keklikler ve yırtıcı kuşlar görülür. Sindel, Küre, Karamık, Körkuyu, İncebel, Malanda yaylalarında belli dönemlerde konaklayan Honamlı Yörükleri, yörede yaylacılık kültürünü yaşatır.
Doğa yürüyüşü yapabileceğiniz Kızıldağ'da mağara araştırabilir veya dağ bisikleti kullanabilirsiniz.
Karatepe Aslantaş - Osmaniye
Karatepe Aslantaş Milli Parkı, Yozgat Çamlığı Milli Parkından sonra 1958 yılında ülkemizin ikinci milli parkı olarak ilan edildi. Türkiye'nin ilk açık hava müzesi olan, Aslantaş Açık Hava Müzesi, milli park içerisinde yer alıyor.
Aslantaş Baraj Gölü ile iç içe olan milli park alanı, topografik yapısı, zengin orman ve bitki örtüsü, eşsiz tabiat güzelliğini aynı anda insana yaşatan nadir alanlardan.
Karatepe'nin zirvesinde, saray olduğu tahmin edilen iki tane yanmış bina harabesi ve zahire kuyuları bulunuyor. Bu saray, geç Hitit Çağında kendisini 'Adana Ovası Hükümdarı' olarak tanıtan Asativatas tarafından, krallığı kuzeydeki vahşi kavimlere karşı korumak üzere bir hudut kalesi olarak yaptırıldığı tahmin ediliyor.
Ankara'nın Kızılcahamam ilçesinde bulunan Soğuksu Millî Parkı, 1959 yılında Millî Park olarak tesis edildi. Parkın bulunduğu arazi volkanik bir yapıya sahiptir, bu sebeple içerisinde sıcak ve soğuk su kaynakları yer alır. Bu kaynaklar kaplıca turizminde büyük rol oynar.
Yaklaşık olarak 800 hektarlık alanın ormandan oluştuğu bu parkta, Karaçam, Köknar ve Meşe ağaçları bulunur. Parkın 250 hektarlık alanı ise, açık arazi şeklindedir.
Soyu tükenmekte olan ve koruma altına alınan bazı kuş cinslerinin de bulunduğu parkta, keklik, şahin, sülün ve bıldırcın gibi bazı hayvanlar yer alır.
Isparta'da bulunan Kovada Gölü Milli Parkı, benzersiz flora zenginliği ve yaban hayatı çeşitliliğinin yanı sıra, açık havada dinlenme ve eğlenme imkânları bakımından büyük potansiyele sahip.
Doğal kaynakların ender bir peyzaj bütünlüğü içinde bir araya geldiği bu alan, 1970'te milli park; 1992 yılında birinci derece doğal sit alanı ilan edildi. Kovada Gölü Milli Park sahasının en önemli özelliği rekreasyonel kullanıma müsait olan doğal kaynaklarıdır
Yörenin oluşumunu sağlayan karst morfolojisi, bakir doğanın araştırılması, kampçılık, yürüyüş ve tırmanma gibi faaliyetlere ev sahipliği yapan bu park, manzarasıyla da ziyaretçileri büyülüyor.