Büyüleyen tatil rotaları: Milli Parklar
Dört mevsimi bir arada yaşayan ve birçok medeniyete ev sahipliği yapan ülke topraklarımızın tamamı, birbirinden özel tabiat ve milli parkı da içinde barındırıyor. Zengin bir floraya sahip ve binlerce hayvanın yaşam alanı olan bu parklar, aynı zamanda birbirinden eğlenceli spor aktivitelerine de imkân tanıyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, milli parklarımızın tanınırlığını artırmak ve daha detaylı bilgileri ilgililere sunmak amacıyla "Milli Parklar" uygulamasını hayata geçirdi. Bizler de, tabiatı ve tarihi güzellikleri ile büyüleyen milli parklarımızı sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 28.07.2018
17:58
Güncelleme Tarihi: 28.07.2018
18:12
Tunceli ili sınırları içinde yer alan Munzur Vadisi, 1971 yılında milli park ilan edildi. Munzur Dağları'ndaki göller, Ovacık ilçe düzlüğündeki gözeler, kanyonlar, vadi boyunca dökülen şelaleler milli parkın doğal zenginlikleridir.
Parkta tespit edilen 1518 bitki türünden 108'i endemik. Dağların Mercan Vadisi'ne inen yamaçlarında yer alan Kırkmerdiven Şelaleleri, dar ve küçük bir vadide akan birkaç şelaleden oluşuyor.
Munzur Vadisi Milli Parkı'nın kuzeyinde, Şahverdi köyünün kuzeybatısında 1636 rakımlı Kale Tepe mevkiindeki kalıntılar birinci derece arkeolojik sit alanıdır.
Ilgaz Dağı - Kastamonu/Çankırı
Ilgaz Dağı ve yakın çevresinin 1088 hektarlık bölümü, 1976 yılında milli park ilan edildi. Milli park alanının tamamı 1997 yılında ilan edilen Kastamonu-Çankırı Ilgaz Kış Sporları Turizm Merkezi içerisinde kalıyor.
Ilgaz, Karadeniz ile İç Anadolu bölgeleri arasındaki geçiş kuşağında. Alanda 37 endemik bitki türü bulunuyor. Ilgaz Dağı Milli Parkı'nın kuzeye bakan yamaçlarının alçak kesimleri genel olarak nemcil meşe ve karaçam ormanlarıyla kaplı.
Başkomutan - Afyon/ Kütahya/Uşak
Başkomutan Tarihi Milli Parkı içinde yer alan iki ana bölüm, Kocatepe ve Dumlupınar'daki savaş alanları, şehitlikler ve anıtları kapsıyor.
Kocatepe Afyon'da; Dumlupınar Afyon, Kütahya ve Uşak il sınırlarının birleştiği alanda. Başkomutan Tarihi Milli Parkı, 26-30 Ağustos 1922 tarihinde Büyük Taarruz'un gerçekleştiği alanlarda 1981 yılında ilan edildi. Milli parkın ana öğelerini tarihi olgular oluşturuyor.
Bünyesinde sulak alanlar, adalar, ormanlar ve farklı ekosistemler barındıran hayati öneme sahip Beyşehir Gölü ve yakın çevresi, 1993 tarihinde milli park ilan edildi.
Beyşehir Gölü sularının maviliği, büyüklü küçüklü adaları, kumsalları, çevresindeki bitki örtüsüyle Türkiye'nin en güzel göllerinden biri. Tektonik kökenli bir çukurluğun içinde yer alıyor. Ama gölün biçimlenmesinde karstlaşma süreci de etkili.
Göl havzası çok sayıda bitki ve hayvan türü için ideal bir yaşam alanı. Göl ve yakın çevresi ormanlık alanlar, makilik alanlar, kültür alanları ile akarsular, sazlık ve bataklık alanlar gibi çok çeşitli bölümlerden oluşuyor. Beyşehir Gölü'ndeki irili ufaklı adalar kuşlara üreme ve beslenme olanağı sağlıyor.
Altınbeşik Mağarası - Antalya
Adını, bulunduğu Altınbeşik Tepesi'nden alan mağarada, güz aylarında birçok gölet oluşuyor. Bahar aylarında ise, debisi kuvvetli dereler akıyor.
Aslında daha kuzeydeki düzlüklerden yeraltına inen suların toplandığı bir yeraltı nehri Altınbeşik Mağarası; Büyük Düden, Oruç Düdeni ve Feyzullah Düdeni'nden gelen suları Manavgat Çayı'na boşaltıyor.
Altınbeşik Mağarası'nın toplam uzunluğu 2 bin 500 metre; girişe göre en yüksek noktası ise 101 metre. Mağara üç seviyeden oluşuyor. Üst seviye aktivitesini tamamen yitirmiş durumda, tabanında dikkati çekici büyük kaya blokları ile sarkıt ve dikitler bulunuyor.