Büyüleyen tatil rotaları: Milli Parklar
Dört mevsimi bir arada yaşayan ve birçok medeniyete ev sahipliği yapan ülke topraklarımızın tamamı, birbirinden özel tabiat ve milli parkı da içinde barındırıyor. Zengin bir floraya sahip ve binlerce hayvanın yaşam alanı olan bu parklar, aynı zamanda birbirinden eğlenceli spor aktivitelerine de imkân tanıyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, milli parklarımızın tanınırlığını artırmak ve daha detaylı bilgileri ilgililere sunmak amacıyla "Milli Parklar" uygulamasını hayata geçirdi. Bizler de, tabiatı ve tarihi güzellikleri ile büyüleyen milli parklarımızı sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 28.07.2018
17:58
Güncelleme Tarihi: 28.07.2018
18:12
Muğla iline bağlı Reşadiye Yarımadası üzerinde, Marmaris ilçesi sınırlarında yer alan yaklaşık 34 bin hektarlık alan 1996 yılında milli park ilan edildi. Milli Park hem deniz, hem orman alanlarına sahip olduğundan korunması deniz ve karasal biyolojik çeşitlilik için büyük önem taşıyor.
Alanda hâkim bitki türleri kızılçam, karaçam, sığla, dallı Akdeniz servisi, kermes meşesi, pırnal meşesi, boz pırnal meşesi, bodur ardıç, yabani zeytin, keçiboynuzu, sandal, menengiç, zakkum ve ladin. Milli parktaki 514 bitki türünden 54'ü endemik, 9'u yöresel endemik. Sığla ağacı ise alanın simgesel türü.
Küre Dağları – Kastamonu/Bartın
Küre Dağları dünyada eşine az rastlanır nemli karstik ormanları, bitki türü ve yaban hayatı zenginliğiyle ekolojik bakımdan önemi uluslararası düzeyde kabul edilmiş ender ormanlar arasında. Bu özelliklerinden dolayı Küre Dağları'nın batısında 37 bin hektarlık alan 2000 yılında milli park ilan edildi.
Avrupa'da acilen korunması gereken "100 Sıcak Nokta" dan biri Küre Dağları. Kayın, gürgen, kestane, akçaağaç, dişbudak, Uludağ göknarı, karaçam, sarıçam ormanlardaki ağaç türleri arasında. Önemli bitki alanı (ÖBA) ve önemli doğa alanı (ÖDA) da kabul edilen parkta 675 bitki türünün varlığı tespit edildi. "Doğal arboretum" olarak tanımlanan bölgede dev kayın ağaçları, doğal anıt olarak koruma altında.
Sarıkamış Allahüekber Dağları – Kars/Erzurum
Anadolu'nun kuzeybatısında 22 bin 980 hektar büyüklüğündeki alan 2004 yılında "Sarıkamış Allahuekber Dağları Milli Parkı" ilan edildi.
Sarıçam ağaçları ve Sarıkamış Harekâtı parkın doğal ve tarihi değerlerini oluşturur. Sarıçam, Türkiye'de en yüksek rakımda yayılışını bu alanda gösteriyor. Sarıkamış ormanlarının hâkim ağaç türü sarıçam da Türkiye'de en yüksek rakımda yayılışını burada yapıyor.
Milli park kuşlar açısından da dikkat çekici. Sakallı akbaba, kızıl akbaba, kara akbaba ve küçük orman kartalı gibi yırtıcı kuş türleri alanda ürüyor. Burada boz ayı, kurt, susamuru ve vaşak gibi hayvan türleri de bulunuyor.
Sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en önemli sulak alanlarından biri olan Sultansazlığı, Kayseri'de Develi Kapalı Havzası'nda yer alıyor. Dört tarafı yüksek dağlarla çevrili alanın kuzeydoğusunda bozkırın içinden Erciyes Dağı, güneyinde ise kademe kademe Aladağlar yükseliyor.
Sultansazlığı'nın bir sulak alan olarak önemi erken anlaşıldı; 1971 yılında Sultansazlığı, Yaban Hayatı Koruma Sahası, İsmet Özer Sukuşları Koruma Sahası ilan edildi. Bu başlangıçtan sonra peş peşe tabiatı koruma sahası, Ramsar alanı ve doğal sit ilan edildi.
Nihayet 2006 yılında 24 bin 523 hektarlık bölümü milli park statüsüne kavuştu. Ancak alan koruma derecesinin artışıyla doğru orantılı olarak kurumasını sürdürdü. Doğa Derneği'nin hazırladığı Türkiye'nin Önemli Doğa Alanları kitabında Sultansazlığı'nın tamamen kuruduğu ilan edilmişti. Bugün yöredeki sekiz belediyenin kurduğu Sultansazlığı Milli Parkı Çevre Belediyeleri Birliği, su kaynaklarını koruyarak alana kuşları geri getirmeye çalışıyor.
Tek Tek Dağları - Şanlıurfa
Harran Ovası ile Viranşehir Ovası arasında uzanan Tek Tek Dağları üzerindeki 19 bin 335 hektarlık bir alan, 2007 yılında milli park statüsüne kavuştu.
Milli park bozkır türleri açısından önem taşıyor. Bitki türlerinden sığırkuyrukları alandaki dikkat çekici türlerden. Milli parktaki önemli memeli türlerinden biri ceylan.
Milli parkta tarihi ve arkeolojik açıdan önemli alanlar bulunuyor. Şuayipşehri, Şanlıurfa'nın 75 kilometre güneydoğusunda. Köy, Harran'a 40, Hanel Bağrur Kervansarayı'na 25 kilometre. Şuayipşehri'nde birçok mağara ve dehliz var. Köyün iki kilisesinden biri yeraltında.
Buradaki kaya mezarlarının üzerine kesme taştan inşa edilen yapıların duvar ve temel kalıntılarının küçük bir kısmı da görülebiliyor. Harabeler koruma altına alınmadan önce halk bu mağaralarda yaşıyordu. Şuayip Peygamber'in yattığına inanılan mağara köyün en fazla ziyaret edilen mağarası.