Arama
Türk Silahlı Kuvvetlerinin 'uçan kale'leri
Yüzbaşı Polat, helikopterin her türlü bölgede personel ve malzeme nakli yapabildiğini, orta genel maksat helikopterleriyle taşınamayan her türlü ağır malzeme, silah ve mühimmatı taşıyabildiğini, hava hücum ve indirme harekatlarında görev alabildiğini, ayrıca yüksek taşıma kapasitesiyle doğal afet durumlarında pek çok insanı kurtarabilecek yeteneğe sahip olduğunu anlattı.
Kara Kuvvetleri Komutanlığının gücüne güç katan helikopterlerin Kara Havacılık Komutanlığı bünyesindeki pilotlar ve uçuş ekibi teknisyenleri tarafından uçurulduğunu vurgulayan Polat, "Kara Havacılık Okul Komutanlığımız dışa bağımlı olmamak maksadıyla helikopterlerin tesliminden henüz bir yıl bile geçmeden kendi öğretmenleriyle pilot ve uçuş ekibi teknisyeni kurslarını vermeye başlamıştır." ifadesini kullandı.
Kara havacılığın sadece pilotla yapılmadığına ve tüm mürettebatın bir vücut olmasının önemli olduğuna değinen Yüzbaşı Polat, şunları kaydetti: "Bütün harekatlarını dağlık bölgeler ve çetin şartlarda icra eden Kara Kuvvetleri Komutanlığı emrinde olan biz kara havacılar, görevlerimizde neredeyse hiç piste inmeyiz. Genelde iniş yaptığımız yerler engeller arasında bulunan paneller, hiçbir iniş yeri bulunmayan tepeler, yamaçlar, helikopterin sığmadığı sadece teker konularak bindirme indirme yapılan noktalardır. Tüm bu uçuşların büyük bölümünün gece görüş gözlüğüyle icra edildiğini hesaba katarsak riskin boyutunu anlamak mümkün olur." dedi
Yüzbaşı Polat, "Tüm bu riskle bu boyutta bir helikopteri emniyetli şekilde uçurmak ancak ve ancak mürettebatın tek vücut olması şartıyla mümkündür. Bu sebeple yük helikopteri intibaklı personelimiz ve tüm Kara Havacılık Komutanlığı personeli devletinin malına, Mehmetçiğin ve milletinin canına zarar gelmemesi için muharebe eder gibi eğitim yapmakta ve tüm mürettebatı ve personeliyle yekvücut olarak hareket etmektedir." şeklinde konuştu.
