İslamofobinin çirkin yüzü bu kez Yeni Zelanda’da
Dünya yeni güne, Yeni Zelanda'da bulunan iki camiye Cuma namazı sırasında gerçekleşen silahlı terör saldırısı ile başladı. 49 kişinin öldüğü, 20'si ağır 48 kişinin yaralandığı kaydedilen İslamofobik saldırıda, camiye giren terörist, önüne çıkan herkese acımasızca kurşun yağdırdı. Bu katliamı internet üzerinden canlı yayınlayan saldırganın paylaştığı 70 sayfalık manifestoda, Müslümanlara ve Türklere yönelik düşmanca sözler dikkat çekti. Peki, dünyada Müslümanlara yönelik İslamofobik saldırılar neden artıyor? Rakamlar İslamofobi hakkında ne söylüyor?
Giriş Tarihi: 15.03.2019
14:06
Güncelleme Tarihi: 15.03.2019
15:15
RAKAMLAR İSLAMOFOBİ HAKKINDA NE SÖYLÜYOR?
Avusturya Müslümanlar için Dokümantasyon ve Danışmanlık Merkezince hazırlanan ve geçtiğimiz yıl açıklanan rapora göre, ülkede İslamofobik saldırılar önemli ölçüde arttı.
2016 yılında Müslümanlara yönelik 253 saldırı kayıt altına alınırken, bu sayı 2017'de 309'a yükseldi. Müslümanlara yönelik saldırıların, bir önceki yıl olduğu gibi yüzde 98'inde kadınlar hedef alınıyor. Saldırıların yüzde 49'u açık alanlar ve toplu taşıma gibi yarı kapalı mekânlarda gerçekleştiriliyor.
NEFRET SÖYLEMLERİ İÇEREN İFADELER
Müslümanlara yönelik saldırıların yüzde 30'u nefret söylemi, yüzde 28'i de sözlü olarak yapıldı. Saldırıların yüzde 19'u İslam ve Müslümanlara yönelik ırkçı ifadeleri içeren duvar yazılarını kapsıyor.
Avusturya'da doğup büyümüş Müslümanlar, bu toplumun bir parçası olarak görülmüyor. Özellikle sözlü ve yazılı saldırılarda, "Terörist" , "Bedevi" , "İslamcı pislik geldiğiniz yere dönün" , "Müslümanlar dışarı" gibi ifadeler kullanılıyor.
RAMAZAN’DA İSLAM DÜŞMANLIĞI DAHA FAZLA
Raporda, saldırıların yüzde 19'unun İslam ve Müslümanlara yönelik ırkçı ifadeleri içeren duvar yazılarını kapsadığına işaret edilirken, bir önceki yıl yüzde 7 olan İslamofobik yazıların 2017 yılında ciddi oranda arttığı vurgulanmıştı.
Özellikle Ramazan ayına denk gelen Mayıs ve Haziran aylarında Müslümanlara ait cami ve benzeri kurumların duvarlarına İslam karşıtı ifadelerin yazıldığı belirtilmişti.
İnternet gibi sanal ortamlar başta olmak üzere, açık alanlar ve yarı kapalı mekânlarda İslam ve Müslümanlara yönelik ırkçı saldırılardaki artışa dikkat çekilmişti. Saldırıların yüzde 81 ile büyük bir çoğunluğunun bu iki alanda yaşandığı; internet, açık ve yarı kapalı ortamlarda saldırganların kimliklerini saklayabilmelerinin önemli bir rol oynadığının altı çizilmişti.
AVRUPA’DA MÜSLÜMAN AYRIMCILIĞININ BOYUTU
Avrupa Birliği tarafından yayınlanan bir araştırmada, Avrupa'daki Müslümanların yüzde 76'sının yaşadıkları ülkelere güçlü bir şekilde bağlı oldukları ancak Avrupa'daki Müslümanların yüzde 31'lik bir kesiminin iş başvurularında ayrımcılığa uğradıklarını ortaya koyuyor.
Aynı araştırmada, Avrupa'daki Müslümanların sadece yüzde 12'sinin yaşadıkları ayrımcılığı, ilgili makamlara bildirdikleri belirtiliyor.
Dolayısıyla, Avrupa'da Müslümanların karşı karşıya kaldıkları ayrımcılığın boyutunun, İslamofobi ve Avrupa'da Müslümanlara karşı işlenen nefret suçlarını inceleyen herhangi bir raporda yer alan rakamlardan çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor.
Avrupa'daki İslamofobi ile ilgili mevcut verilerin ve istatistiklerin buzdağının sadece görünen kısmını ortaya koyduğunu ifade etmek mümkün.