Arama
Abdülhakim Sancak Camii nerede? İçinde cami olan 5 üniversite...
Cami ve kitap birlikteliği, medeniyetimiz açısından oldukça önemli iki unsurdur. Öyle ki Peygamberler geride mal-mülk değil ilim mirası bırakmışlardır. Camiler sadece namaz kılıp, çıkılan mekanlar değil, gençlerin, çocukların kendini dinlediği, ilim meclislerinin, kütüphanelerin olduğu mekanlar olmalıdır. Bu yönde en yeni adım İTÜ'de atıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Teknik Üniversitesi, Abdülhakim Sancak Camisi'ni ibadete açtı. Peki, üniversitelerde yer alan camilerimiz hakkında ne biliyoruz? İşte içinde cami olan 5 üniversitemiz…
Açılışta konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, caminin mimari özelliklerine değindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, caminin, önünde revaklı avlusu, abdesthanesi ve çevresiyle beraber 11 bin 500 metrekarelik bir alan üzerinde inşa edildiğini ifade ederek konumu itibarıyla üniversite yerleşkesi dışından da rahatça görülen caminin modern mimariyle yapıldığını belirtti. Erdoğan, "Vahdette kesret, kesrette vahdet " fikriyle tasarlanan yapıda, sadece ana ibadet mekanı değil, tüm mimari unsurlar bu biçimde ele alınmıştır. Minarenin yüksekliği 39 metre olup, köklü bir eğitim kurumunun camisi olması hasebiyle kamış kalem biçiminde tasarlanmıştır." diye konuştu.
T planlı ve betonarme olarak inşa edilen cami, 26 metre çapında ve 21 metre yüksekliğinde merkezi bir kubbeye sahip. Caminin kapasitesi 4 bin kişiye çıkıyor. Ana ibadet mekânı 4 cepheden ışık alıyor. Cami alt kat, harim katı ve bir mahfil katı olmak üzere 3 katlı bir yapı görünümünde ve 790 metrekare taban alanına oturuyor. 120 metrekarelik mahfil katı ile birlikte toplam inşaat alanı 1700 metrekare. 500 metrekarelik abdesthane, 170 metrekarelik revak altında yer alan çok amaçlı alanlar, külliye içindeki diğer kapalı mekânları da oluşturuyor. Ana ibadet mekanı normal saf düzeninde, 2 bin 450 kişilik. Avlusuyla beraber caminin kapasitesi 4 bin kişiye çıkıyor. Mihrap doğal taş, minber ve kürsü ise ahşap üretimi. Ana ibadet mekanı, iç-dış birliğini sağlayacak biçimde, 4 cepheden ışık alıyor ve ferah bir iç mekan hissi veriyor. Cami içerisinde farklı kısımlarda yer alan hat yazıları anlamları ve verdiği mesajlar itibarıyla da mimari bir bütünleşmeyi ortaya koyuyor.
Marmara İlahiyat Camii, İstanbul'un Üsküdar semtinde 23 Ekim 2015 tarihinde hizmete açıldı. Caminin hemen önünde M5 metro hattının "Bağlarbaşı" istasyonu bulunur. Protokol cami olan Marmara İlahiyat Camii'nde Türkiye'nin önemli isimlerinin de naaşları kaldırılır.
Marmara Üniversitesi Bağlarbaşı'ndaki yerleşkesinde yer alan İlahiyat Fakültesi Camii ve Kültür Merkezi, mimarlık geleneğinin bugünün diliyle bir yorumu olarak tasarlandı. Makro ölçekten mikro ölçeğe kâinatın bütününde yer alan dönme hareketinden ilham alınarak yapıldı. Proje, bin yıllık geleneksel kırlangıç tavan tekniği* ilhamıyla birleşti. Cami, önündeki meydanı ve altındaki kültür merkeziyle beraber 4 bin kişilik kapasite barındırıyor. Kültür merkezinde ise dershaneler, konferans salonu, sergi alanları, kitap kafe ve sinevizyon odaları bulunuyor.
*Kırlangıç tavan tekniği, Orta Asya'daki Pamir Yaylası'ndan Erzurum ve Çorum'a olmak üzere Orta Anadolu'ya kadar süreklilik arz eden bir yapı tekniğidir. İslam'ın özündeki "vahdette kesret, kesrette vahdet" yani "birlikte çokluk, çoklukta birlik" mefhumunu en iyi simgeleyen bu teknik, ahşap parçaların üst üste bindirilmesiyle oluşan tavan sistemidir. Marmara İlahiyat Camii projesi bu sistem ile Selçuklu ve Osmanlı mimarisinde çokça kullanılan Türk üçgenlerinden esinlenerek tasarlanmıştır.
İlahiyat Fakültesi Camii, onikigen planlı, betonarme alt yapı üzerine çelik konstrüksiyon olarak inşa edildi. Mihrab, minber ve kürsü bütünlük içinde doğal taştan tasarlandı. Camii içerisinde yer alan hat yazıları mimari ile bütünleşerek geleneksel kullanıma uygun olarak tasarlandı. Kubbe, kırlangıç tavan tekniğiyle oluşturuldu. Geleneksel cami mimarimizin temelindeki merkezi mekan kurgusunu ve mekanda vahdet fikrini devam ettiren proje, her unsuruyla klasik yapı mirasımızın bir yorumudur. Işık ve gölgenin mekana tesirini gözeten şeffaflıkla iç-dış birliğini sağlayacak şekilde, dışarıdan içerisi, içeriden dışarısı net bir şekilde okunabilmektedir.