Bir mutsuzluk hikayesi: Kapitalizm
İdeolojilerin savaş sahnesi olan yirminci yüzyılın nihayete ermesi daha şeffaf ve özgürlükçü bir dünya doğurmadı. Kapitalizm savaş sonrasında daha rahat bir pazar kurabilmek maksadıyla oyuncuları değiştirdi. Artık tanklar yerine haberleşme cihazları ve uygulamalar var. Yirmi birinci yüzyıl insanların havada uçtukları ama bir türlü ayaklarının yere basmadığı bir zaman dilimi oldu.
Giriş Tarihi: 07.07.2022
16:00
Güncelleme Tarihi: 04.07.2023
08:58
◼ Çok büyük bir sürat ile başlayan yirminci yüzyıl ise adeta bir trendler çağı oldu. Yüzyılları değerlendirmeler artık rafa kalktı.
◼ Her on yıl hatta her yıl bir öncekinden daha hızlı ve daha yenilikçi bir zaman dilimi haline geldi. Lakin bu yenilikler hep görünme ve var olma üzerine idi.
İyilik mafyası
◼ İnsanın anlam arayışına dair bir yenilik yahut iç huzura yönelik bir eylem hiçbir zaman buradan neşet etmedi.
◼ Aksine her gelen yıl peşisıra mutsuzluk ve içine kapalı insan tiplemeleri ni getirdi. Bugün Asya'da insanlar evden çıkmadan haftalar geçiriyor.
Kapitalizm klasik üretebilir mi?
◼ Benzer bir manzarayı ülkemizde, gönül coğrafyamızda görme ihtimamlimiz her geçen dakika daha da artıyor.
◼ Çünkü insanlar artık duygularını uygulamalar ile gösteriyor, belli ediyor. Facebook ile başlayan sanal ortamda sosyalleşme macerası bugün tiktok ile zirvesini yaşıyor.
Yeni dünya düzeni nasıl kuruldu?
◼ Yarın hangi uygulamaların hayatımızın merkezinde olacağı ise meçhul. Her an bir akım ve yeni bir uygulama hayatımızın merkezine yerleşebilir.
◼ Çünkü şartlar artık bunun için uygun değil, bu istekler şartları belirliyor. Artık şartlar sosyal medya uygulamaları.
Şehirlerinden kan sızan medeniyet: Vahşi Batı
◼ Çevremiz ve alt kuşaklarımız ise tüm bu çılgınlığın ortalarındalar. Hakim algıyı kıramadıkları için var olana katılıyorlar.
◼ Bugün bir takım hareketlere girmez isek yarın bu akımlar karşısında tutacak bir mevzimiz kalmayabilir.
Yıkıcı Batı kurucu Doğu