Arama

Büyük Günahlar nedir? İslam'a göre Büyük Günahlar

Farsça "suç" anlamına gelen günah kelimesi, esasında Allah Teala'nın yasakladığı eylemlerin bedelidir. Günahlar mahiyetlerine göre küçük günahlar ve büyük günahlar olmak üzere ikiye ayrılır. Büyük günahlar ise kendi arasında kalple ilgili, dil ile ilgili, mide ile ilgili, organlarla ilgili, el ile ilgili, ayak ile ilgili, bedenle ilgili olamk üzere ayrılırlar. Peki, büyük günah hükmü nedir? Büyük günahları araştırdık.

◾ İnsanlar kıyamet günü dünyada yaptıklarının hesabını verirken kul hakkı ile ilgili ilk önce bu suçtan sorgulanacaklardır. Bir insanın başkasını haksız yere öldürmesi büyük günah olduğu gibi, kişinin kendi canına kıyması yani intihar etmesi de aynı şekilde büyük günahtır. Çünkü Allah Teâlâ insana hayatı ile ilgili bir tasarruf yetkisi vermemiştir.

◾ İnsan kendi canına niçin kıyar? Düştüğü bunalım onu bu işi yapmaya zorlar. Halbuki bu seçtiği yol, kurtuluş yolu değildir. İnsan düştüğü bunalımdan kurtulmak için yaratıcıya sığınmalı ve ondan yardım dilemelidir. Haksız yere başkasını öldürmek, kendi canına kıymak büyük günahlardandır. Bundan uzak durmamız lazımdır.

ALLAH'IN SEVDİĞİ KULU OLMANIN 10 YOLU

Yetim Malı Yemek

İnsanlar toplu halde yaşarlar. Toplu halde yaşayan insanların birbirine karşı hak ve görevleri vardır. Dinimiz toplum fertlerinin birbirleriyle yardımlaşmalarını öğütler. Toplum içindeki yoksulların görüp gözetilmelerini, öksüzleri ise kendi çocuklarımız gibi koruyarak eğitip yetiştirilmelerini tavsiye eder. Peygamberimiz, gerek kendisine ve gerekse başkasına ait bir yetimi gözeten kimsenin cennette kendisine komşu olma şerefine ereceğini müjdeler.

Öksüzler ve kimsesizler Allah'ın bizlere emanetidir. Onların anası da babası da bizleriz. Onları kendi çocuklarımız gibi eğitip yetiştirmek ve topluma yararlı bir insan haline getirmek bizim görevimizdir.

Resulullah (SAV) buyurdu:

"Dul ve yetimlere yardım eden kimse Allah yolunda savaşan veya gündüzleri oruç, geceleri ibadetle geçiren kimse ile eşittir."

(Müslim, "Zühd" 2)

Faiz

Riba (faiz) helâl olmayan bir kazançtır ve büyük günahlardandır. Bakara sûresinin 275. ayetinde riba ile ilgili olarak şöyle buyurulmuştur:

"Riba (faiz) yiyen kimseler (kabirlerinden) tıpkı şeytan çarpmış kimseler gibi çarpılmış olarak kalkarlar. Onların bu hali, «alış veriş de faiz gibidir" demelerindendir. Oysa ki Allah alış-verişi helâl, fâizi haram kılmıştır."

  • 10
  • 13

Savaştan Kaçmak

İslâm, "silm" kökünden gelir. Silm ise barış ve selâmet demektir

"Ey müminler! Hep birden barışa girin. Sakın şeytanın adımlarına uymayın. Çünkü o, aranızı açan belli bir düşmandır." buyurulmuş ve barış tavsiye edilmiştir.

(Bakara, 2/208)

Barış içinde yaşamak, savaş için hazırlıklı olmayı gerektirir.

"Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salâh
barış içinde yaşamak istiyorsan savaşa hazır ol"

sözü bunu güzel ifade ediyor.

Askerlik, gerektiğinde savaşmak içindir. Vatan için savaşmak, Allah'ın emridir. Çünkü vatan savunması, aynı zamanda dinin, namus ve şerefin de savunması demektir. Bunları savunmak ise dinî bir görevdir.

Vatan uğrunda ölenlere şehit denir. Şehitlik ise bir müslümanın dünyada erişebileceği en yüksek mertebedir.

  • 11
  • 13

Namuslu Kadınlara Zina İftirası Atmak

İftira, bir kimsenin yapmadığı bir şeyi yaptı demek, söylemediği bir sözü söyledi demektir. İftira, toplumu rahatsız eden en çirkin bir sosyal hastalık olduğu içindir ki, Peygamberimiz İslâm'a yeni girenlerden biat alırken onu, sakınmaları gereken hususlar arasında saymıştır.

Dinimiz insanın şeref ve haysiyetine büyük önem vermiştir. Bunun içindir ki ona iftirada bulunmayı, onda bulunmayan bir kusur ve kabahati ona isnat etmeyi büyük günah saymıştır. Başkasına yapmadığı bir kötülüğü iftira etmek, onun üzülmesine ve acı çekmesine sebep olur. Bu ise vebaldir, günahtır.

Evet, başkasına yapmadığı bir kötülüğü isnat etmek ağır ve büyük bir günah olduğu gibi, kendi günahını ve yaptığı kötülüğü başkasına yüklemek de katmerli bir günahtır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN