Arama

Cennete kapı açan yemin: Rıdvan biatı

Mekke'nin fethinden iki yıl önce, umre için yola çıkan Peygamber Efendimiz (sav) ve sahabelerin şehre girmesi engellendi. Müslümanların orada bulunma amacını anlatması için elçi olarak gönderilen Hz. Osman'ın öldürüldüğüne dair söylentiler çıkması üzerine, Allah Resulü (sav) yanındakilerden her ne olursa olsun savaştan kaçmayacaklarına dair biat etmelerini istedi. Müslümanların verdiği bu söz, yeryüzünün en hayırlıları olarak anılmalarını ve cennetle müjdelenmelerini sağlayacaktı.

◾ Hz. Osman, Mekke'ye gittikten sonra, elçilik vazifesini yerine getirerek Müslümanların orada bulunma amacını anlattı. Başta Ebû Süfyân olmak üzere Kureyş ileri gelenleriyle görüştü. Fakat gözü dönmüş müşrikler, yine şehre adım atmalarına izin vermedi.

"İstiyorsan sen tavâf edebilirsin!" deseler de Hz. Osman "Hz. Peygamber Kâbe'yi tavâf etmedikçe ben de edemem! Ben Beytullâh'ı, ancak O'nun arkasında ziyaret ederim." diyerek Resulullah'a olan sadâkatini bildirdi. (Ahmed, IV, 324)

◾ Hz. Osman'a sert tepki gösterip elçi olmasına rağmen hapsettiler.

◾ Hz. Osman'ın aralarına dönmesi gecikince Müslümanlar arasında onun şehit edildiğine dair haber yayıldı. Resulullah, Hz. Osman'ın ölüm ihtimâli üzerine derhâl ashabını topladı ve şöyle seslendi: "Anlaşılan müşriklerle vuruşmadıkça buradan ayrılamayacağız!" buyurdu. (İbn-i Hişâm, III, 364)

◾ Ardından Peygamber Efedimiz (sav) müşriklerle savaşmadan oradan ayrılmayacaklarına dair ashabından biat aldı.

Peygamber Efendimize verilen söz

◾ Bütün Müslümanlar "Allah Resul'ünün gönlünde ne muradı varsa, onun üzerine biat ediyorum." diyerek yeminlerini dile getirdiler.

"Semure" adı verilen bir çeşit çöl ağacının altında ashabından, bir rivayete göre "ölüm üzerine" (Buhârî, "Meġāzî", 35), bir başka rivayete göre ise "savaştan kaçmamak üzere" (Buhârî, "Cihâd", 110; Müslim, "İmâre", 67) söz aldı.

Müslümanlar "Rıdvan Ağacı" denilecek yerde Peygamber Efendimizin (sav) ellerini tutarak biat ettiler.

◾ İbn Ömer bu durumu şöyle anlattı: "Bende babamla beraber çıktım. O da insanları biate çağırıyordu. Bana git Allah Resulü'ne insanlara duyurduğumuzu haber ver" diyerek beni Hz. Peygamber'e gönderdi. Geldiğimde insanlar semüre ağacının altında -ki o yeşil bir ağaçtır- Hz. Peygamber'e (sav) biat ediyordu. Ben de biat ettim. Sonra babamın yanına gidip Hz. Peygamber'in (sav) yanına dönmesini söyledim. Döndüğümüzde insanlar bey'at için akın akın geliyorlardı. Babam, Hz. Peygamber'in (sav) elinin tuttu ve ona biat etti. Hz. Peygamber (sav), kendisine ilk bey'at eden Sinan b. Ebi Sinan'a "Ne için biat ediyorsun?" diye sorunca o "Ya Resulallah (sav) senin gönlünde ne varsa onun için biat ediyorum" dedi. Diğer sahabe de bu şekilde biat etti. Ancak sahabeden bazıları Hz. Peygamber'e (sav), ne olursa olsun kaçmayacaklarına, bazıları her türlü sakıntıya sabredeceklerine, bazıları ise ölümüne kadar Peygamber Efendimizle (sav) beraber olacaklarına dair biat ediyordu."

  • 10
  • 13

◾ Hz. Ömer, Müslümanların bu biatları sırasında Allah Resulü'nün (sav) elini tutarak destek oldu. En sonunda Peygamber Efendimizin (sav) kendi sağ elini, Hz. Osman'ın eli kabul etti ve sol eliyle "Bu da Osman'ın biatidir!" diyerek onun yerine biat yaptı.

◾ Hz. Osman, Mekke'den dönünce aynı yerde Hz. Peygamber'e (sav) biat etti. Kendisine Kabe'yi tavaf ettiğini söyleyenlere "Vallahi! Mekke'de bir yıl kalsaydım ve Resûlullah da (sav) Hudeybiye'de otursaydı, o, Kâbe'yi tavaf etmedikçe, ben yine tek başıma onu tavaf etmezdim." dedi. Hz. Peygamber onun bu hassasiyetini memnuniyetle karşıladı.

Hudeybiye Antlaşması nedir? Hudeybiye Antlaşması'nın maddeleri…

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN