Deprem bölgesinde en çok merak edilen dini sorular
6 Şubat'ta gerçekleşen 7,7 ve 7,6 şiddetindeki Kahramanmaraş depremleri sonucunda ülkemizin ciddi bir kısmı afet bölgesi haline geldi. İnsanlar bu zor durumda dini vecibeleri öğrenmek ve uygulamak için Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'na onlarca soru sordu. Bu soruların içinden en çok merak edilenleri cevaplarıyla beraber sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 22.02.2023
11:15
Güncelleme Tarihi: 23.02.2023
18:17
◾ Cenaze namazının hükmü nedir?
➡ Cenaze namazı, farz-ı kifayedir. Müslümanların ölen din kardeşlerine karşı yerine getirmeleri gereken dini vecibelerin başında cenaze namazının kılınması ve bunun için gerekli hazırlıkların yapılması gelmektedir. Kadın olsun erkek olsun yalnız bir kişinin bu namazı kılmasıyla farz yerine getirilmiş olur. Cenaze namazı, Allah'a sena, Resulullah'a (s.a.s.) salat ve ölü için duadan ibarettir. Tebük seferîne mazeretsiz çıkmayan münafıklarla ilgili olarak şöyle buyrulmaktadır: "Onlardan ölen hiçbirinin (cenaze) namazını kılma ve kabrinin başında durma. Çünkü onlar Allah'ı ve Resulü'nü inkâr ettiler ve fasık olarak öldüler" (Tevbe, 9/84). Bu ayet, cenaze namazının farz oluşuna işaret etmektedir. Ayrıca Resulullah (s.a.s.), bir Müslümanın ölümü üzerine, "Bir din kardeşiniz vefat etmiştir. Kalkın, onun cenaze namazını kılın" (Müslim, Cenaiz, 66) buyurmuştur.
◾ Cenaze namazı nasıl kılınır?
➡ Cenaze namazı rükû ve secdesi olmayan bir namazdır; rükünleri kıyam ve tekbirlerdir. Cenaze namazında iftitah (başlangıç) tekbiriyle birlikte dört tekbir bulunmaktadır. Selam vermek vaciptir. Sünnetleri ise, Allah'a hamd ve sena etmek, Resulullah'a (s.a.s.) salat ve selam getirmek, hem ölü hem de Müslümanlar için dua etmekten ibarettir. Cenaze namazı kılmak için, cenazeye karşı ve kıbleye yönelik olarak saf bağlanır ve niyet edilir. İmam ve cemaat tekbir alarak ellerini bağlarlar "ve celle senaük" cümlesiyle birlikte "Sübhaneke"yi okurlar. Ardından, eller kaldırılmadan tekbir alınır ve "Salli-Barik" duaları okunur. Tekrar eller kaldırılmaksızın tekbir alınır. Bilenler cenaze duasını (Tirmizi, Cenaiz, 38), bilmeyenler ise dua niyetiyle "Fatiha" suresini veya başka bir duayı okurlar (Tirmizi, Cenaiz, 39). Dördüncü tekbirden sonra sağa ve sola selam verilir. Böylece namaz tamamlanmış olur.
Cenaze namazında taharet, kıbleye yönelmek, setr-i avret (vücudun örtülmesi gereken yerlerini örtmek) ve niyet gibi şartlara riayet edilir. Namazı kılınacak cenazenin Müslüman olması, yıkanıp kefenlenmiş olması, cemaatin önünde olması gerekir. Ayrıca Hanefi ve Malikilere göre bedeninin tamamı veya yarıdan fazlası yahut başı ile birlikte en az yarısı bulunmalıdır. Şafiilere göre ise kişi ölüp de bir tek uzvu bulunsa bile cenaze namazı kılınır. Nitekim ashab, ölen ve sadece eli bulunan bir sahabinin namazını kılmıştır (Şirbini, Muğni'l-muhtac, 1/518). Canlı olarak doğup ölen çocuk yıkanır ve cenaze namazı kılınır (el-Fetava'l-Hindiye, 1/174).
◾ Cenaze namazını kılmanın belli bir vakti var mıdır? Cenazenin defni geciktirilebilir mi?
➡ Cenaze namazının kılınması için belirli bir vakit yoktur. Günün her saatinde cenaze namazı kılınabilir. Ancak zorunlu olmadıkça kerahet vakitlerinde kılınması uygun değildir (Tirmizi, Cenaiz, 41). Hazırlanmış olan bir cenazeyi bekletmeksizin, namazını kılıp çabukça defnetmek daha uygundur (Tirmizi, Cenaiz, 30). Bununla beraber, daha çok cemaatin katılması, ölen kişinin akraba, eş, dost ve komşuları gibi hukuku bulunan insanlara ölüm haberini duyurup son görevlerini yapmak üzere cenaze merasiminde bulunabilmelerinin sağlanması amacıyla cenaze bir süre bekletilebilir.
◾ Cenaze namazı teyemmüm ile kılınabilir mi?
➡ Cenaze namazı, şartları bakımından diğer namazlar gibidir. Bu namazda, taharet, kıbleye yönelmek, setr-i avret ve niyet gibi şartlara riayet edilir. Cenaze namazının abdestsiz olarak kılınması caiz değildir. Ancak kişi abdest ile meşgul olduğu takdirde cenaze namazını kaçıracak ise, teyemmüm ederek cenaze namazını kılabilir (Mevsıli, el-İhtiyar, 1/86).
◾ Cenaze namazı ayakkabı ile kılınabilir mi?
➡ Bütün namazlarda olduğu gibi cenaze namazında da namaza mani olan pisliklerin giderilmesi (necasetten taharet) şarttır. Buna göre, cenaze namazı kılacak kimsenin ayakkabısında namaza engel bir pislik yoksa namazını ayakkabısıyla kılmasında dinen bir sakınca yoktur. Nitekim Resulullah (s.a.s.), ayakkabıları ile cenaze namazına durmuş, Cebrail'in ayakkabılarına pislik bulaşmış olduğunu haber vermesi üzerine onları çıkarmıştır (Ebu Davud, Salat, 91).