Deprem bölgesinde en çok merak edilen dini sorular
6 Şubat'ta gerçekleşen 7,7 ve 7,6 şiddetindeki Kahramanmaraş depremleri sonucunda ülkemizin ciddi bir kısmı afet bölgesi haline geldi. İnsanlar bu zor durumda dini vecibeleri öğrenmek ve uygulamak için Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'na onlarca soru sordu. Bu soruların içinden en çok merak edilenleri cevaplarıyla beraber sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 22.02.2023
11:15
Güncelleme Tarihi: 23.02.2023
18:17
◾ Adak Kurbanı Kesilmeden Bedeli Para Olarak Depremzedelere Verilebilir mi?
➡ Adak, kişinin ibadet niteliğindeki bir şeyi yapacağına dair Allah'a söz vererek üzerine borç kılması anlamına geldiğinden, bu borçtan kurtulması için adağını yerine getirmesi gerekir.
Belirlenerek adanan şey aynen yerine getirilmedikçe adak yükümlülüğü düşmez (Kâsânî, Bedâi', V, 90). Bundan dolayı kurban keseceğine ve etini fakirlere dağıtacağına dair adakta bulunan kişi, ancak kurban kesmek suretiyle adağını yerine getirmiş olur. Bu itibarla, adak kurbanını kesmek yerine, parasını fakirlere vermek ya da aynî yardımda bulunmakla bu adak yerine getirilmiş olmaz.
Bununla birlikte adak kurbanı olanların vekâlet yoluyla kestirmek ve deprem bölgesindeki ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak üzere kurban bedelini göndermeleri caizdir.
◾ Akika kurbanı kesmek yerine onun bedeli depremzedelere gönderilebilir mi?
➡ Akika kurbanı, adak olarak niyet edilmedikçe farz ya da vacip olmayacağından bu kurban için ayrılan para depremzedelere gönderilebilir.
◾ Depremzedelere Zekât Verilebilir mi?
➡ Zekât, toplumsal dayanışma ve insanların temel ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için farz kılınmış bir ibadettir. Deprem gibi büyük afet zamanlarında toplumun acil ihtiyaçlarının karşılanması son derece önemli hale gelmektedir. Böyle durumlarda diğer bağışların yanında zekât yoluyla da yaraların sarılmasına destek olmak gerekir. Buna göre şartlarına riayet etmek kaydıyla zekât farizası doğrudan ya da her bakımdan güvenilir kişi ve kuruluşlar aracılığı ile yerine getirilebilir. Normal şartlar altında zengin sayılacak mal varlığına sahip olan kimselere de içinde bulunduğu olağanüstü şartlar sebebiyle malına ulaşamadığı sürece zekât verilebilir.
Zekâtı bir aracı kuruluş vasıtasıyla yerine getirirken şu hususlara dikkat edilmelidir:
Bu kuruluşun her bakımdan güvenilir olması,
Bu kuruluşun, zekâta aracılık ettiğini açıkça taahhüt ediyor olması ve topladıkları zekâtların tamamını aynî veya nakdî olarak hak sahiplerine teslim etmesi,
Zekâtın, söz konusu kuruluşun özel "zekât hesabı"na yatırılması.
Öte yandan dinimize göre dayanışma ve yardımlaşma sorumluluğu sadece zekâttan ibaret değildir. Dolayısıyla zekât dışındaki infak ve bağışlar ile de yardıma muhtaç olanlara ulaşmak ve yaralarını sarmak inancımızın bir gereğidir.
◾ Sadaka şeklindeki adaklar depremzedelere gönderilebilir mi?
➡ Sadaka vereceğim, bağışta bulunacağım şeklinde yapılan adakların fakirlere dağıtılmak suretiyle yerine getirilmesi gerekir. Bu sadakalar fakir depremzedelere ve normal şartlar altında zengin sayılacak mal varlığına sahip olan kimselere de içinde bulunduğu olağanüstü şartlar sebebiyle malına ulaşamadığı sürece verilebilir.
◾ Fıtır sadakasının Ramazan ayından önce verilmesi caiz midir?
➡ Fıtır sadakası, Ramazan ayının sonuna yetişen ve temel ihtiyaçlarından başka en az nisap miktarı (80.18 gr. altın veya bu değerde) artıcı olsun veya olmasın bir mala sahip bulunan her Müslümanın yerine getirmesi gereken mali bir ibadettir. Kişi, kendisinin ve ergenlik çağına ulaşmayan çocuklarının fitrelerini vermekle yükümlüdür. Hz. Peygamber, büyük-küçük, kadın-erkek her Müslümana fitrenin gerektiğini ifade etmiştir (Ebu Davud, Zekât, 20).
Fıtır sadakasının Ramazan ayı içerisinde verilmesi müstehab görülmüştür. Bununla birlikte Hanefi mezhebine göre fıtır sadakasının Ramazan ayından önce verilmesi de caizdir (Molla Hüsrev, Düreru'l-Hükkâm, 1/195; İbn Abidin Reddü'l-Muhtar, 2/367). Dolayısıyla fitre vermesi gereken kimseler, doğal afet vb. durumlarda fitrelerini Ramazan ayından önce de verebilirler.