Keşkeler ve pişmanlıkla ilgili Kur’an’da yer alan ayetler
Kur'an-ı Kerim'de Fecr suresinin 24. ayetinde Allah-u Teala (CC) şöyle buyurur: "İnsan, "Keşke (âhiret) hayatım için daha önce bir şeyler yapmış olsaydım!" der." Ahiret yurdu, insanın öldükten sonra dirilip Rabbine (CC) hesap vereceği ve ebediyen kalacağı asıl vatanıdır. Sizler için bir Müslümanın ahiret hayatına varmadan önce keşke dememesi ve pişmanlık duymaması adına Kur'an-ı Kerim'de yer alan pişmanlığa dair ayetleri derledik. İşte keşkeler ve pişmanlıkla ilgili Kur'an-ı Kerim'de yer alan ayetler...
Giriş Tarihi: 05.09.2024
10:23
Güncelleme Tarihi: 05.09.2024
10:28
Karun gösterişli bir şekilde kavminin karşısına çıkardı. Dünya hayatını arzulayanlar, "Keşke Karun'a verilenin bir benzeri bize de verilseydi! Doğrusu o çok şanslı!" derlerdi.
Kasas Suresi, 79
Kasas Suresi, 79. Ayet Tefsiri
◼ "Ama suçluluğu kesinleşmiş olanlara artık günahları sorulmaz" ifadesi, suçluların yaptıklarından sorumlu olmayacakları veya onların hesapsız kitapsız cehenneme sürüklenecekleri anlamına gelmez. Bu ifade, söz konusu suçluların yapıp ettiklerinin suç ve günah olduğunun âşikâr olarak bilinmesi, ortada olması sebebiyle akıbetlerinin de bir felâket olduğunun apaçık gerçek olarak bilindiği anlamına gelmekte ve sarsıcı bir uyarı maksadı taşımaktadır.
Tefsirin devamını okumak için tıklayın
"Allah'tan başka varlıkların korumasına sığınanların durumu, örümceğin durumuna benzer: Örümcek, (ağını) kendine bir yuva edinir, ama yuvaların en çürüğü de örümceğin yuvasıdır. Keşke bilselerdi!"
Ankebût Suresi, 41
Ankebût Suresi, 41. Ayet Tefsiri
◼ Putperestlerin dinlerinin anlamsızlığını, çürüklüğünü; onların tanrı diye inanıp bağlandıkları, sığınıp güvendikleri nesnelerin yararsızlığını anlatan âyet, daha genel olarak Allah'ı bırakıp O'ndan başkasını tanrı tanıyan veya böyle açıkça olmasa bile, tutum ve davranışlarıyla bir fâniye –olağan ve mâkul saygı sınırlarının ötesine geçerek– tanrı gibi bağlanan ve sadece Allah'tan bekleyebileceği yardım ve desteği ondan bekleyen insanın, içine düştüğü büyük yanılgıyı etkileyici bir benzetmeyle anlatmaktadır.
Tefsirin devamını okumak için tıklayın
"(Oysa onların tek gerçek kabul ettikleri) bu dünya hayatı hakikatte sadece bir oyun ve eğlenceden ibarettir; âhiret yurduna gelince işte asıl hayat odur; keşke bunu bilselerdi!"
Ankebût Suresi, 64
Ankebût Suresi, 64. Ayet Tefsiri
◼ Putperestlerin anılan tutumu benimsemelerinin temelinde dünya tutkusunun bulunduğuna işaret edilmektedir. Aslında bu durum birçok inkârcı için de geçerlidir. Çünkü din yasalar bütünüdür; buyruk ve yasakları vardır ve bunlar insanın arzularını sınırlar. Bu noktada insan bir ikilemle karşı karşıya kalır: Aklının ve vicdanının buyruklarını nefsânî isteklerine hâkim kılanlar iradelerini inançlarıyla bütünleştirir; dinin buyruk ve yasaklarının mâkul, değerli ve uyulması gerekli ödevler olduğuna hükmederler.
Tefsirin devamını okumak için tıklayın
Yüzleri ateşe çevrildiği gün, "Keşke Allah'a itaat etseydik, resulü dinleseydik" diyecekler.
Ahzâb Suresi, 66
Ahzâb Suresi, 66. Ayet Tefsiri
◼ Allah insanlara akıl vermiş, ona yardımcı olmak üzere peygamberlerle çok değerli bilgi ve ölçüler göndermiştir. Asıl kullanılacak olan bilgi araçları bunlardır.
Tefsirin devamını okumak için tıklayın
Ona, "Cennete gir" denildi. "Rabbimin beni bağışladığını ve güzel biçimde ağırlananlardan eylediğini keşke kavmim bilseydi!" dedi.
Yâsîn Suresi, 26
Yâsîn Suresi, 26. Ay et Tefsiri
◼ Kendilerine üç peygamber birden gönderilmesine rağmen inkârcılıkta direnen, üstelik onlara iman eden kişiyi horlayan –hatta muhtemelen onu hunharca öldüren–, bu yüzden de feci bir ilâhî cezaya çarptırılan bir belde halkının durumu, Hz. Muhammed'in peygamberliğini reddetmekte ısrar eden ve ona inananları ağır baskılara mâruz bırakan ve kendisini de öldürmeyi düşünen Mekke müşriklerinin gözleri önüne bir ibret levhası olarak konmaktadır.
Tefsirin devamını okumak için tıklayın