Evliya Çelebi'nin hac yolculuğu
Elli bir yıl boyunca 7 iklimi gezen Evliya Çelebi, 10 ciltlik bir seyahatname kaleme aldı. Bu eserle yalnızca yaşadığı döneme değil, birçok farklı milletin kültürel birikimine de ışık tuttu. Gittiği şehirler hakkında yazılar yazan Evliya Çelebi, kutsal topraklara yaptığı yolculuğunda da bu geleneği bozmadı. Peki, Evliya Çelebi, çıktığı hac yolculuğunda nelerden bahsetmişti?
Giriş Tarihi: 06.12.2019
15:34
Güncelleme Tarihi: 06.12.2019
16:19
HAC ZİYARETİNE NASIL KARAR VERDİ?
Evliya Çelebi'nin, Kadir gecesinde Eyüp Sultan'ı ziyaret ettikten sonra evine geldiği ve o gece rüyasında babasını ve hocasını gördüğü, her ikisinin de kendisine hacca gitmesini tavsiye ettiği rivayet edilir.
Seyyah, hac yolculuğuna 21 Mayıs 1671 tarihinde çıktı. Çelebi, bu hac seyahatini ise Seyahatnamesinin 9. cildinde anlattı.
Evliya Çelebi, klasik hac güzergahının dışında bir rota tercih etti. Bursa, Kütahya, Afyon, Manisa, İzmir ve bazı Ege adalarını ziyaret ettikten sonra Aydın, Muğla, İstanköy, Rodos, Antalya, Adana, Maraş, Ayıntab (Gaziantep) şehirlerini dolaşarak Hac kafilesinin toplanma merkezi Şam'a gitti. Şam'da surre alayına katıldı.
EVLİYA ÇELEBİ'NİN PEYGAMBER EFENDİMİZİN MESCİDİNE GİRİŞİ
Hz. Ali Kuyusu'nun orda ihrama giren Evliya Çelebi, kutsal topraklara birlikte geldiği surre alayının emini Hüseyin Paşa'dan izin alıp Ravza-i Mutahhara'nın yolunu tutar.
Evliya Çelebi, Mescid-i Nebevî'yi ziyaretini anlatırken Peygamber Efendimizin mescidine girişini şöyle anlattı: "Hazret-i Resûl-i Hudâ ve Muhammed Mustafâ ol rahmeten lil-âlemîn câmi'-i şerîfinin Bâb-ı Selâm'dan bu hakîr duhûl etdükde sâ'ir uşşâkları gibi ayak üzre gitmeyüp balık gibi bu âsî yüzümü hâk-i izzetine süre süre bî-dest ü bî-pâ sürüne sürüne giderdim ."
Evliyâ Çelebi, Osmanlı'nın Mescid-i Nebevî'deki faaliyetlerinden de bahsetti. III. Murad tarafından gönderilen 7 m. yüksekliğindeki minber, Hz. Peygamber'in mihrabının sağında ve minberinin yerinde durmaktadır. Bu minber, Mescid-i Nebevî'de günümüze ulaşmıştır.
Çelebi, Seyahatnamesi'nde Medine'de yüz on sekiz tane medrese olduğunu yazar. Medine'deki Cennetü'l-Baki mezarlığını da en ince ayrıntısına kadar anlatıp buradaki sahabelerden bahseder.
Daha sonra ise, Kuba Mescidi, Hz. Ali Cami ve Hz. Aişe Mescidi'ni ziyaret etti. Bu ziyaretler ardından Hz. Peygamberin elleriyle diktiği iki hurma ağacının altında iki rekât namaz kıldı.
EVLİYA ÇELEBİ’NİN MEDİNE’Yİ ZİYARET EDERKEN YAPTIĞI DUA
Es-salâtü ve's-selâmü aleyke yâ Resûlallâh es-salâtü ve's-selâmü aleyke yâ Habîballâh es-salâtü ve's-selâmü aleyke yâ Seyyide'l-evvelîne ve'l-âhirîn ve selâmün ale'l-mürselîn" deyü aşka dâ'ir bir şeydir.
EVLİYA ÇELEBİ’NİN KUTSAL TOPRAKLARDA BIRAKTIĞI İZ
Gittiği şehirlerde çeşitli yerlere yazılar yazan Evliya Çelebi, kutsal topraklarda da bu geleneği bozmayarak iki ayrı yere iz bıraktı. Bunlardan biri Hz. Muhammed'in mezarının yakınlarındaydı. Evliya Çelebi, Hz. Muhammed'in mezarının karşısındaki gonca bahçesinin duvarının önüne geldi. Yıllar önce gördüğü rüyada Hz. Muhammed'den şefaat dileyecekken yanlışlıkla seyahat isteyen ve böylece seyyâh-ı âlem olan Evliya Çelebi uzun gezilerin ardından artık şefaat dilemenin zamanı gelmişti. Bu kez dili sürçmedi. Büyük kalemini çıkarır ve duvara tek bir satır yazı yazar:
Şefâat yâ Muhammed Evliyâ'ya...