Arama

Geçmişten günümüze çığır açan bilim insanları

Tarih boyunca bilim ve teknolojiye katkısı olan Türk bilim adamları astronomi, tıp, matematik ve mantık alanında sayısız eser kazandırdılar. Farabi'den Ali Kuşçu'ya, Türkiye'nin ilk atom mühendisi Prof. Dr. Ahmet Yüksel Özemre'den Nobel Ödüllü bilim insanımız Prof. Dr. Aziz Sancar'a kadar pek çok Türk bilim adamı geçmişten bugüne küresel ölçekte ses getiren çalışmalarıyla bilim ve teknolojiye yön verdiler.

  • 20
  • 26

Edirne'ye kazayla düşen bir düşman uçağına adının verilmesi üzerine uçak yapma fikri aklına takılan Hürkuş, ilk Türk yapımı uçak olan "Vecihi K VI"yı imal etti. Uçağın ilk uçuşunu 28 Ocak 1925'de gerçekleştirdi. Türk Tayyare Cemiyetine (TTC) katılan Hürkuş, 1931 yılında kurum adına ilk Türkiye turunu düzenledi. Bunu aynı yılın sonlarında yapılanve Ankara, Konya, İzmit, İstanbul gibi birçok şehri kapsayan ikinci uçak turu izledi. Hürkuş, 1932'te Sivil Tayyare Mektebini kurdu. 1933 yılında Nuri Demirağ tarafından finanse edilen Vecihi K-XVI adlı uçağı tasarladı. 1937 yılında Türk Hava Kurumu, Hürkuş'u mühendislik eğitimi alması için Almanya'daki mühendislik okuluna gönderdi. 1939'da mezun olan Hürkuş'a iki yılda mühendis olunmasının imkânsızlığı gerekçesiyle uçak mühendisi ruhsatı verilmedi. Türkiye'nin ilk sivil hava yolu şirketi olan Hürkuş Hava Yollarını 29 Kasım 1954'de kuran Vechi Hürkuş, Türk Hava Yollarının elden çıkarttığı uçakları alıp, onararak filosunu kurdu. Fakat uçaklarına düzenlenen sabotajlar, uçuşlarının gerekçesiz yere iptal edilmesi gibi sebeplerden dolayı bu projesini verimli bir şekilde sürdüremedi. Hürkuş, 16 Temmuz 1969'da Gülhane Askeri Tıp Akademisi Hastanesinde vefat etti.

  • 21
  • 26
Matematik dehası: Cahit Arf
Matematik dehası: Cahit Arf

Matematik dehası: Cahit Arf

1910 – 1997 yılları arasında yaşayan Cahit Arf, ilkokul beşinci sınıftayken tanıştığı bir öğretmenle matematiğe ilgisi artan Cahit Arf, ortaokul döneminde arkadaşlarının çözemediği soruları rahatlıkla çözerek hocalarının dikkatini çekti. 1918-1920 yılları arasında İstanbul Erkek Lisesi'nde okudu. Daha sonra Paris'teki St. Louis Lisesi'ne gönderilen Arf, üç yıllık lise öğrenimini iki yılda tamamlayarak Türkiye'ye geri döndü. Aynı yıl Milli Eğitim Bakanlığı'nın yükseköğrenim için yurt dışına göndereceği öğrenci adayları arasına girdi ve yapılan sınavı kazanarak Fransa'ya geri dönüp birçok bilim adamının yetiştiği École Normale yükseköğrenimi için Supérieure Okulu'na kaydoldu. Bu okulu bitirdikten sonra Türkiye'ye dönen Cahit Arf, bir süre Galatasaray Lisesi'nde matematik öğretmenliği yaptı. Bir süre Galatasaray Lisesi'nde hocalık yaptıktan sonra doçent adayı olarak İstanbul Üniversitesi Matematik Bölümü'ne geçti. 1937 yılında Cahit Arf'ın doktora yapmak üzere Göttingen Üniversitesi'ne gitti. Bu üniversitede yaptığı doktora sayesinde dünya çapında üne kavuştu. TÜBİTAK'ın kuruluş ve gelişmesinde büyük emekleri olan Cahit Arf, 1938'in sonunda Türkiye'ye üniversitesine geri dönen Arf, 1943 yılında profesör, 1955' yılında ise ordinaryüs profesör oldu.

  • 22
  • 26

Cahit Arf, "Arf Sabiti", "Arf Halkaları" ve "Arf Kapanışları" gibi terimleri ve Alman matematikçi Helmut Hesse ile birlikte, Hesse-Arf Kuramı'nı geliştiren matematik ve bilim dünyasına önemli katkılarda bulundu.

Sentetik geometri problemlerinin cetvel ve pergel yardımıyla çözülebilirliği konusunda yaptığı çalışmalar, cisimlerin kuadratik formlarının sınıflandırılmasında ortaya çıkan değişmezlere ilişkin Arf değişmezi ve Arf halkaları gibi literatürde adıyla anılan çalışmaların yanı sıra "Hasse-Arf Teoremi" adı ile anılan teoremi matematik bilimine kazandırdı.

  • 23
  • 26
Adını tıp tarihine yazdıran bilim adamı: Hulusi Behçet
Adını tıp tarihine yazdıran bilim adamı: Hulusi Behçet

Adını tıp tarihine yazdıran bilim adamı: Hulusi Behçet

Deri hastalıkları uzmanı Hulusi Behçet, ilk kez onun tarafından tanımlaması sayesinde bir deri hastalığını dünya tıp literatürüne "Behçet hastalığı" adıyla geçirdi.

1889'da İstanbul'da doğan Behçet, Askeri Tıbbiye'yi yüzbaşı rütbesiyle bitirince, Gülhane Askeri Hastanesi'nin cildiye bölümünde çalışmaya başladı. 1939'da ordinaryüs profesörlüğe yükselen Hulusi Behçet, 25 yıldır üzerinde çalıştığı bir deri hastalığına ilişkin bulgularını 1947'de Cenevre'de toplanan Uluslararası Tıp Kongresi'ne sunarak, o güne değin tanımlanamamış olan bu hastalığı kendi adıyla dünya tıp literatürüne yazdırdı.

  • 24
  • 26
Çözülemeyen denklemleri çözen bilim adamı: Oktay Sinanoğlu
Çözülemeyen denklemleri çözen bilim adamı: Oktay Sinanoğlu

Çözülemeyen denklemleri çözen bilim adamı: Oktay Sinanoğlu

Oktay Sinanoğlu, 1935 yılında doğdu. 1953'de TED Yenişehir Lisesi'ni burslu olarak okuyarak birincilikle bitirdi. Okulun bursuyla kimya mühendisliği okumak üzere ABD'ye gitti. 1956'da ABD Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley Kimya Mühendisliği'ni birincilikle bitirdi. Bir sonraki yıl, MIT'de 8 ayda birincilikle bitirerek yüksek lisansını tamamladı ve yüksek kimya mühendisi oldu. Sloan Ödülü'nü kazandı. Doçentlik tezini tamamlamasının ardından Berkeley'de kuramsal kimya alanında doktorasını tamamladı. 26 yaşındayken atom ve moleküllerin çok elektronlu kuramı ile doçent oldu. 50 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını çözerek bilim dünyasına kazandırdı ve profesör unvanını aldı. Bu unvan ile modern üniversite tarihinin ve Yale Üniversitesi tarihinin en genç profesörü oldu. Burada"Atom ve Moleküllerin Çok-Elektron Teorisi" "Çözgeniter Kuramı", "Kimyasal Tepkime Mekanizmaları Kuramı", "Mikrotermodinamik" ve "Değerlik Kabuğu Etkileşim Kuramı" çalışmalarını gerçekleştirdi. 1988 yılında, laboratuvar ortamında birleştirilecek olan kimyasalların, birleştirmenin ardından nasıl tepki vereceklerini öngörebilmek amacıyla, kendi geliştirdiği matematik teorilerine dayanan devrimsel bir yöntem olan ve "Sinanoğlu İndirgemesi" olarak adlandırılan yöntemini yayınladı. Dünyada yeni kurulmaya başlayan Moleküler Biyoloji dalının ilk birkaç profesöründen biri oldu. Amerikan Ulusal bilimler akademisine üye olarak seçilen ilk ve tek Türk oldu.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN