İstanbul’un tarihi dokusuna renk veren motifler
Klasik sanatımızda kullandığımız motifler kimi zaman bir bayrakta sembol olmuş, kimi zaman bir halıda aşığın yarine sevgisini anlatan bir destan, kimi zaman da edebiyatta yansımasını bulmuştu. Orta Asya'dan itibaren Türklerin sanatında önemli bir yer teşkil eden motifler, günümüze kadar ulaşmış ve İstanbul'un her noktasına ayrı bir güzellik katmıştı. Hatta öyle ki tıp tarihinde dahi kendilerine bir yer edinmişlerdi. İşte İstanbul'un tarihi dokusuna renk veren motifler...
Giriş Tarihi: 13.11.2020
16:15
Güncelleme Tarihi: 06.03.2022
17:22
Edebiyatımızda servi mazmunu
📌 Servi, sanatın yanında ilahiyatta ve edebiyatta da önemli bir yere sahiptir.
📌Sevgili uzun boyu ve ince olması sebebiyle serviye benzetilir.
Güzelin boyunu ifade etmek üzere yaygın biçimde kullanılan kelimeler boy, kad/kadd, kâmet ve endâmdır. Güzelin boyu için kullanılabilecek en önemli niteleme sıfatları uzun, âhenkli ve endamlı kelimeleridir. Zira güzelin boyunun uzunluğundan kasıt, aslında sadece uzunluk değil endamlı olmaktır. Divan şairlerinin zaman zaman boyu uzun bir ağaç yerine küçük bir fidana benzetmiş olmaları, boyun uzunluğuna değil uyumlu ve âhenkli olmasına dikkat ettiklerini göstermektedir. Bu sebeplerle şairler güzelin boyunu en çok servi, şimşâd, sanavber, elif, nihâl gibi ögelerle ilişkilendirmişlerdir.
"Serv kâmetler iki yanın alurlar yolun Râh-ı gülzâra döner yolları İstanbulun"
(Bâkî)
Örnekle beyitlerle divan edebiyatındaki 15 mazmun
Kartal motifinin taşıdığı simgeler
📌Hayvan sembolleri yüzyıllar boyunca Türklerde önemli bir yer tuttu.
📌Bu sembollerden bazıları, kimi zaman geçmiş inançlara dair birtakım sembolleri de ihtiva etti.
📌Kartal Türklerin milli sembollerinden biriydi.
📌Selçuklu ve Bizans'ta kullanılan çift başlı kartallar, gücün ve imparatorluğun simgesi olarak kullanıldı.
📌Tarihi çok eskilere uzanan kartal motifi, Göktürkler ve Uygurlarda güneşe ve aya yakın yükseklerde uçan kartal ve diğer yırtıcı kuşlar, halkına hükmeden beylerin, hükümdarların gücünü temsil eden motifler oldu.
Türk sanatında ulaşılamayan, erişilemeyen kutsiyet kartala da yüklenmiştir.
Divan edebiyatında mitolojik kuşlar
İstanbul'da kartal motifine nerelerde rastlarız?
📌Sultan Ahmet Camii çarşısının yerinde eskiden mevcut olan Büyük Bizans Sarayı'n ın yerinde bugün saray mozaiklerinin sergilendiği Mozaik Müzesi'nde yer alır.
📌Göklerin hâkimi kartal ile tamamen toprağa ait olan yılanın iyi ile kötünün boğuşma sahnesi gibi yorumlanan bu mozaik eser, beşinci yüzyıldan günümüze ulaşmış bir parçadır.
Mozaik Müzesi'ne nasıl gidilir?
📌Anadolu'da kartal motifine sıklıkla rastlanıyordu. İstanbul'a gelindiğinde ise bu yoğunluğun azaldığını görürüz.
Anadolu'da özellikle Selçuklu sanatında sık sık rastladığımız kartal motifi, medrese, cami ve mezar taşlarında görülür. Osmanlı sanatında çok fazla yer almasa da özellikle minyatürlerde karşımıza çıkar.
📌Dolmabahçe Sarayı Camlı Köşk'ün kalem işi süslemelerinde de kartal motifi boyutlu olarak yapılmıştı.
Nergis motifinin taşıdığı simgeler
📌Osmanlı'da çiçek yetiştiriciliğinde nergisin zerrin kadeh denilen yalın kat türünü yetiştirmek çok rağbet görmüştür.
📌Halk arasında günümüzde Nergis olarak adlandırılan bu çiçek, zerrin ismiyle de anılmaktadır.
📌Çinilerde ve duvar resimlerinde sıkça kullanılan zerrin, kitap saylarında da resmedilmiştir.
16. yüzyılda yazılmış olan ve Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi'nde yer alan çiçeklerle ilgili bir kitapta nergis için "Peygamberin Gözü'' benzetmesi yapılmaktadır. Sufi anlayışında "Allah'ın gözü üzerinde'' anlamını taşıyan vav harfi gibi nergise de peygamberin gözü anlamı yüklenmiştir.
Gül imgesinin şiirimizde geçirdiği değişimler
İstanbul'da nergis motifine nerelerde rastlarız?
📌Topkapı Sarayı Müzesi Harem Dairesi'nde yer alan geç dönem bezeme unsurlarında, ahşap üzeri dolap ve oda kapılarında yer alan şükufe çalışmaları içerisinde zerrin karşımıza çıkar.
📌Ayrıca Şükufename'de ise birçok nergis motifi tek tek sayfalarda işlenmiştir.
Edebiyatımızda nergis mazmunu
Divan şairlerinin en çok ilgilendikleri çiçeklerden biri de nergistir. Daha çok beyaz ve sarı renkli taç yaprakları, çiçek kısmının yuvarlak olması, suya ihtiyaç duyması, taç yapraklarının yere yakın ve eğik olması, kokusuz ve meyvesiz olması, ince ve zarif görüntüsü açısından kullanılmıştır.
📌Bu bakımdan nergisin klasik Türk şiirindeki temel işlevi; sevgilinin gözü ile benzerlik ögesi olarak değerlendirilmesine dayanır.
"Bu ne yüzdür bu ne gözdür bu ne zülf ü bu ne bâlâ Biri lâle biri nergis biri sünbül biri tûbâ"
(Ahmedi)