Seyyahların fırçasıyla İstanbul
İstanbul, dillere destan güzelliğiyle dünyaya nam salan, imparatorluklar şehri unvanını taşıyan, cihan devletlerinin göz bebeğidir. Bu sebeple Osmanlı'nın payitahtı, erken tarihlerden itibaren Batılı gezginlerin, edebiyatçıların, bilim insanlarının ve ressamların ilgisini çekti. Özellikle dünyanın her yerinden ressamlar akın etti. Peki bu sanatçıların fırçalarından geriye İstanbul ve yaşamına dair neler miras kaldı dersiniz?
Giriş Tarihi: 26.10.2022
10:08
Güncelleme Tarihi: 26.10.2022
11:11
Charles Macfarlane
🔸 İskoçyalı yazar Charles Macfarlane, 1799 yılında doğar. Genç yaşta iyi bir eğitim alır ve kendini geliştirir. 1828 yılında İstanbul'a gelen seyyah Osmanlı topraklarındaki Türk geleneklerinden ve insanların yaşamlarından etkilenir. Bu bağlamda birçok eser kaleme alır.
🔸 Macfarlane, yazdığı özgün seyahatnamede, Osmanlı'ya dair özellikle de İstanbul'daki insanların özel ve kamu yaşamından izlenimleri anlatır. Bu izlenimlerini fırça darbeleri ile tablolarına da yansıtmayı ihmal etmez.
🔸 İstanbul'u uzun yıllar gezen ve gözlemleyen sanatçı, postacılık görevini yapanların hızından ve güvenirliğinden şöyle bahseder;
"Bu meslektekiler, eğer kendilerine iyi bir ödeme yapılırsa, son derece hızlı ve aktifler. En büyük özellikleri ise her durumda kendilerine güvenebilmeleri."
Eugene Flandin
🔸 Bu tablosunu oryantalist bir anlayışla ortaya koyan Ressam Flandin, İstanbul'un vazgeçilmez manzaralarından birini resmeder.
🔸 Fransız oryantalist ressam Eugene Flandin , 1809'da Napoli'de doğar. 1839-1841 yılları arasında "Institut de France'ın" desteğiyle İran ve ardından Cezayir seyahati yapar. Bu seyahatin ardından, 1842 yılında İstanbul'a gelir ve Fransız elçiliğinin konuğu olarak şehri gezer.
🔸 İstanbul'da yaptığı manzara, anıtsal yapılar ve günlük yaşam konulu oryantalist anlayıştaki resimleri, doğu gezisinde yaptığı resimlerle birlikte L'Orient adıyla 1853 yılında Paris'te basılıp yayınlanır.
🔸 Son derece gerçekçi bir üslupta betimlenen bu resimler önemli birer belge değeri taşımaktadır.
Tarihte iz bırakan 10 ressam
Cornelis de Bruijn
🔸 Hollandalı Ressam Cornelis de Bruijn, 1652'de Hague'de doğar. Resim eğitimi alan sanatçı, 1678 yılında doğu gezisine çıkar. İstanbul'a gelen sanatçı bir süre burada kalır.
🔸 İstanbul'da kaldığı sürede yaptığı İstanbul panoraması, Sarayburnu ve Galata görünümlerinden oluşan desenleri 1698 ve 1700 yıllarında basılır. Büyük ilgi gören kitabın 1714 yılında Fransızca baskısı da yapılır.
🔸 Sanatçının haritacı anlayışıyla yaptığı İstanbul görünümleri, döneminin önemli görsel belgeleri olarak kabul edilir.
Giovanni Jean Brindesi
🔸 İtalyan oryantalist ressam ve gravürcü Giovanni Jean Brindesi, 1826 yılında doğar. Galatasaray'da Yeniçarşı Sokağı'ndaki bir evde yaşadığı bilinen sanatçının Abdülmecid dönemindeki İstanbul'u, insanları ve askerleri resmeder.
🔸 Yaptığı suluboya ve yağlıboya resimlerini sonradan taş baskı tekniğiyle çoğaltarak iki kitapta toplar. Sanatçının, başta Boğaziçi ve Haliç olmak üzere İstanbul'un çeşitli bölgelerini ele alan gravürleri bulunur.
Bir şehrin giysisi: İstanbulin
Antoine Ignace Melling
🔸 Antoine Ignace Melling , 1763 yılında Almanya'nın Karlsruhe kentinde, heykeltıraş bir babanın oğlu olarak dünyaya gelir. Mimarlık ve resim eğitimi alan aynı zamanda seyyah ve dekoratör olan Melling'in İstanbul serüveni 1784 yılında başlar.
🔸 10 yıl boyunca elçiliğin himayesinde ve hizmetinde olan Melling, bu süre içinde hem İstanbul'u tanır hem de geniş çevre edinir. Osmanlı sarayıyla III. Selim'in kız kardeşi Hatice Sultan kanalıyla tanışır. 1795'te padişah tarafından saray mimarlığına atanır.
🔸 Melling'in ilk işi, Hatice Sultan'ın Ortaköy Defterdarburnu'ndaki sahil sarayı düzenlemeleri olur. Bu çalışmasının Fransız mimarisinden izler taşıması ise oldukça dikkat çeker.