Deprem sonrası psikolojik travmalar
Yüzyılın depremi olarak tanımlanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde gerçekleşen iki Kahramanmaraş depremi on ilde, derin yaralar açtı. Yaşanan bu afet, tüm ülkeyi yasa boğarken afet bölgesinden gelen haberler herkesi derinden sarstı. Yaşanan afet insanların psikolojisini olumsuz yönde etkiledi ve travmalara sebep oldu. Peki, bu durumla nasıl baş edebiliriz?
Giriş Tarihi: 09.02.2023
15:31
Güncelleme Tarihi: 09.02.2023
16:56
"HER İNSANIN DAYANMA GÜCÜ FARKLIDIR"
🔸 Depremin ardından herkes gerek sosyal medyadan gerek televizyondan haberleri takip etme ihtiyacı hissetmektedir. Bu süreçte aldığımız haberlerden, afet yeri görüntülerinden etkilenme ihtimalimiz oldukça yüksek. Ancak yaşananları yok sayarak rahat bir hayat sürmek, olmamış gibi davranmak mümkün değildir. Bununla birlikte bazen psikolojik açıdan biraz olsun haberleri izlemeye ara vermemiz gerekebilir. Bedenimiz bu konuda bize siniyaller gönderebilir.
🔸 İşte tam da bu noktada neler yapmamız gerektiğni Peynirci şu ifadelerle anlattı:
"Her insanın kapasitesi, yani bir olaya katlanma ve dayanma gücü farklıdır. En başta bunu kabul edelim. Herkes aynı olayı, aynı şekilde kaldıramaz, aynı şekilde tepkiler veremez. Her kişinin yapısı farklı olduğu için de olaylara vereceğimiz tepkiler de farklıdır. Bir kişi sabahtan akşama kadar haber izlemesiyle duyarsızlaşabilir. Ama başka birinin izlediği bir haber bütün gününü götürebilir. Burada şu ayrımı yapmak çok kıymetlidir. Böyle bir olayda bir-iki hafta, bir ay gündeminizin değişmesini, rutinlerinizin eskisi gibi olamamasını, çok fazla üzülmenizi, ağlamanızı ya da kendinizle alakalı ciddi sorgulamaya çekilmenizi, sessizleşmenizi sağlıklı buluyorum. Bunlar gerekli de olabilir. Yani belki de sizin için o videoyu görmeniz kendinize çekilmenize, merkezinize geçmenize katkı sağlayacaktır ve belki de buna ihtiyacınız vardır. Hani ihtiyaçlara bazen binaen konuşuyoruz ya, belki ihtiyacınız varsa bu yası tutmaya çalışın, bu yasta kalmaya çalışın."
🔸 Haberlerde yer alan görüntüleri izlemekle baş edemiyorsanız, size iyi gelmiyor demektir. İlk hafta acılarınızı yaşamanız, ağlamanız, günlük hayatınıza devam ederken zorluk çekmeniz normal. Burada kendinize biraz şefkat göstermeniz gerekir. Ancak bir, iki ay geçmesine rağmen ilk günkü gibi yoğun duygular yaşıyorsanız, hala aynı haberleri takip ediyorsanız sakıncalı olabilir. Ama ilk haftada bunları yaşamak gayet olağandır.
İLK HAFTA NORMAL KARŞILANAN PSİKOLOJİK DUYGULAR: ◾ Ağlamak ◾ Acıya karşı acı çekmek ◾ Yardım için çaba sarf etmek ◾ Dua etmek ◾ Geçe kalkıp o insanlar için empati yapmak
🔸 Unutmayın, bütün bu hisler, bizi biz yapan değerlerdir.
"DUYARSIZLAŞMAMALIYIZ "
🔸 İnsani duygularımızı kaybeder, olaylara kayıtsız kalırsak asıl o zaman bizim için kötü olur. Olayları televizyonda fazlaca seyretmek ya da enkazların olduğu yerde uzun süre bulunmaktan ötürü durumu normalleştirme psikolojisine girilmemelidir.
🔸 Konuyla ilgili Peynirci şunları belirtti:
"Özellikle sürekli haberlere maruz kaldığımızda, sürekli afet bölgelerinde çalışan insanlar varsa artık sadece duyarsız yaşıyorlar. Mekanik bir iş gibi oluyor. Evet, bazen buna da ihtiyaç var ama bunun çıktısı, bunun acısı o olay bittikten sonra çıkıyor. Yani o işi bıraktıktan birkaç yıl sonra kişiler bunun patlamasını yaşayabilirler. Eğer ki olaylarla ilgili çok fazla haber izlemek sizi aşırı ağlatıyor, üzüyor, kendi iç dinamiğinizden çıkamıyorsanız, kısa bir süre de olsa kendinizi dinlendirmeye çalışın . Kalkıp da lay lay lom şarkılar, işte komedi izleyin demiyorum ama böyle bir dinlenmeye ihtiyacınız olduğunu fark ettiğiniz anda vücut onun sinyalini verir zaten" .
PSİKOLOJİK AÇIDAN RAHATLAMAK İÇİN ◾ Dinlendirici müzik dinleyin. ◾ Dikkatinizi çocuğunuza verin. ◾ Eşinizle dertleşin. ◾ Acılarınızı paylaşın. ◾ Yemek yapmaya çalışın.
🔸 Bunlar sizi rahatlatacak davranışlardır. Diğer türlü depresif semptomlar göstermeye başlayacaksınızdır.