Büyük hesaplaşma Haçlılarla başladı
Her fırsatta Türk düşmanlığı yapan Avrupa, en son Barış Pınarı Harekatı'nda teröristlere kol kanat gerdi. Aynı Avrupa, 924 yıl önce Papa öncülüğünde Haçlı ordusuyla Türklerin karşısına çıktı. Ancak bugün olduğu gibi Türkleri her seferinde dimdik karşısında gördü.
Tarihçi-yazar Erhan Afyoncu'nun köşesinde kaleme aldığı, "Türk milletinin Anadolu'da 1000 yıldır her felaketi büyük fedakârlıklarla savuşturup, insanlığın umudu olmaya devam ettiği" yazı dizisini alıntıladık.
Giriş Tarihi: 29.10.2019
11:44
Güncelleme Tarihi: 29.10.2019
12:26
Fakat 1571 Nisan'ında Venedik, Türklerle barış yapmaktan vazgeçti. Bunun üzerine hızlanan görüşmeler sonucunda, 25 Mayıs 1571'de Haçlı İttifakı kuruldu. Ancak ittifak, başta düşünüldüğü kadar geniş olmamış, birliğe sadece Papalık, İspanya ve Venedik katılmıştı. Haçlı İttifakı, İspanya'nın onayının gelmesi beklenmeden 2 Temmuz'da ilan edildi. El ilânları ve dini törenlerle antlaşma her yere duyuruldu. Hristiyanlar, ezeli düşmanları Türkler'e karşı sonunda harekete geçmişlerdi. Osmanlı donanması 7 Ekim 1571'de Haçlı donanmasıyla karşılaştı. Haçlılar gemi ve ateşli silah üstünlüğü, tecrübeli kaptanları ve Osmanlı donanma komutanının hataları sayesinde savaşı kazandılar. Savaşı Tanrı'nın, Hz. İsa'nın, meleklerin ve azizlerin yardımıyla kazandıklarına inandılar. 7 Ekim 1571, başta Venedik olmak üzere birçok Hristiyan ülkesinde bayram günü olarak ilan edildi. İtalya'da bu zafer büyük törenlerle kutlandı. Zafer anısına heykeller ve resimler yapıldı. Hristiyan Dünyası, güç birliği ve sağlam bir iradeyle Osmanlılar'ın yüzyıllardır korku salan gücünün engellenebileceğini anladı. Yenilmez denilen Türk yenilmiş, Osmanlı'nın yenilmezlik efsanesi bitmişti. İstanbul'un fethinden sonra bir türlü durdurulamayan Osmanlı İmparatorluğu'na ilk defa büyük bir darbe vurulmuştu. İnebahtı'nın galipleri, muharebede ele geçirdikleri Türk silahlarını, bayraklarını ve eşyalarını Venedik, Roma, Cenova ve Madrit'te sokak ve dükkânlarda sergilediler. "Türkler'e karşı Tanrı'nın yardımıyla kazanılan büyük zaferin anısına" yazısını taşıyan paralar bastırıldı. Ressamlar, İnebahtı Deniz Muharebesi'nin birçok tablosunu yaptılar. Avrupa'daki kilise ve saraylar, "İnebahtı" resimleri ve freskleriyle süslendi. Tablolarda Tanrı'nın ve meleklerin Hristiyanlar'a yardımı resmedildi.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ MESUT VE MUZAFFER OLACAKTIR
Avrupa, Sevr Antlaşması'yla Şark Meselesi'ne son noktayı koyduğunu düşündü. Türk milleti Atatürk'ün liderliğinde kendine biçilen kefeni kabul etmedi ve Mili Mücadele başladı. Çok büyük zorluklara rağmen lideriyle birleşen milletimiz bitmeyen hesaplaşmada Batı'ya son noktayı koydurtmadı. Milli Mücadele'nin başarıya ulaşmasından sonra hükümet şekli tartışılmaya başlamıştı. 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet kabul edildi. Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyet'le ilgili yasal düzenlemenin yapılmasının ardından Meclis kürsüsünden milletvekillerine hitap etmiş, konuşmasını "Milletin teveccühünü daima dayanak kabul ederek hep beraber ileri gideceğiz. Türkiye Cumhuriyeti mesut ve muzaffer olacaktır" diye bitirmişti. Türkiye Cumhuriyeti, 96 yıllık hayatında bütün zorluklara rağmen mücadele ederek dimdik ayakta durmaya devam ediyor.
Erhan Afyoncu / Sabah