İnsanlık tarihindeki en büyük katliamlar
Tarih boyunca kendisine ait olmayan coğrafyalar üzerinde sayısız savaş ve çatışmanın mimarı olan ABD ve batılı ülkeler, kendi kanlı tarihini ve katliamlarını unutmuş gibi görünüyor. Tüm dünyaya "demokrasi dersi" veren bu ülkelerin döktükleri kanı, onlar unutsa da tarih unutmuyor. Sizler için, modern devletlerin kirli katliamlarını derledik.
Giriş Tarihi: 17.02.2019
17:56
Güncelleme Tarihi: 09.01.2023
12:42
BOMBA YAĞMURLARIYLA DEMOKRASİ GÖTÜRMEK
1990 yılında I. Körfez Savaşı ile yirmi yıl içinde Orta Doğu'yu kan gölüne çevirmenin ilk adımını atmıştı ABD. Nihayet tarih 20 Mart 2003'ü gösterirken, Saddam Hüseyin'in kimyasal silahlarını bahane ederek ve sözde demokrasi götürmek için Irak'ı bombalamaya başlayan ABD ve Birleşik Krallık askerleri 10 yılın sonunda yaklaşık 1 milyon kişinin katledildiği, sayısız tecavüz, işkence ve katliamların yaşandığı bir enkaz bıraktı ortaya. Orta Doğu hiç eskisi gibi olmadı.
TARİHİN EN BÜYÜK KATLİAMLARINDAN BİRİ
Suriye'de Esed rejiminin 1982'de Hama ilinde on binlerce Suriyeliyi öldürerek yaptığı katliam 37. yılını geride bıraktı.
Hafız Esed'in kardeşi Rıfat Esed komutanlığındaki özel kuvvetler, 2 Şubat 1982'de ülkenin orta kesimindeki Hama ilindeki Müslüman Kardeşler Teşkilatının rejime karşı başlattığı ayaklanmayı bastırmak için şehri kuşatarak önce havadan bombardıman yapmış, daha sonra topçu atışları ve toplu idamlarla 27 günde on binlerce kişiyi katletmişti.
Uluslararası Af Örgütüne göre, katliamda ölenlerin sayısının 10 bin ila 25 bin olduğu tahmin ediliyor.
Suriye İnsan Hakları Örgütünün rakamlarına göre ise hayatını kaybedenlerin sayısı 30 bin ila 40 bin. Olaylar sırasında 30 bine yakın sivilin kaybolduğu Hama katliamından sonra 100 binden fazla kişi tutuklanmış, 800 bine yakın kişi de ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştı.
BİTMEYEN SÜREN İNSANLIK TRAJEDİSİ
Arap Baharı diye başlayan sürecin Arap kışına döneceği herkesin malumuydu ama Suriye'de böyle bir zulmün ve trajedinin yaşanacağını kimse öngöremedi. Bir yanda Esed ve katliam ordusu, bir yanda, YPG, YPJ ve DAEŞ gibi terör örgütleri, bir yanda Özgür Suriye Ordusu. Birçok ülkenin doğrudan müdahil olduğu iç savaşta 7 yılın sonunda 500 bini aşkın insan hayatını kaybetti, 6 milyon kişi ülkesini terk etti. Tarihin en ağır iç savaşlarından biri Suriye'de yaşandı, hâlâ da yaşanıyor.
EN ZENGİNLER EN FAKİRLERİ KATLEDİYOR
Arap Baharı denen kanlı sürecin en yıkıcı etkilerinden biri "bahar"ın başladığı Yemen'de yaşanıyor. Önce 2004 yılında dönemin lideri Ali Abdullah Salih'e karşı ayaklanan Şii terör örgütü Husiler, 2011 yılında da devrilen Salih'in yerine gelen Abdurabbu Mansur Hadi'ye de karşı çıktı. 2014'te iş ciddi boyutlara tırmanırken, Husiler başkent Sana'ya ulaştı. Durumdan rahatsız olan Sünni aşiretler de el-Kaide ile beraber Husilere karşı savaşmaya başladı. Bütün bunlar aslında önemli değil. Suudi Arabistan uçakları da Husiler de çocukları öldürüyor. Yine fillerin savaştığı ve çimlerin ezildiği bir düzende Yemen… Önemli olan bugün Yemen'de 85 bine yakın 5 yaş altı çocuğun açlıktan ölmesi ve bir milyona yakın çocuğun açlıktan ölme tehlikesiyle karşı karşıya olması.
SİVİLLERİ HEDEF ALAN EN BÜYÜK KİMYASAL SALDIRI
Halepçe'ye zehirli gaz saldırısı, İran-Irak Savaşı esnasında Saddam Hüseyin'in, 1986-1988'de Irak'ın kuzeyinde yaşayanlara karşı düzenlettiği El-Enfal Harekâtı adlı isyanı bastırma operasyonunun bir parçasıdır.
Kimyasal bombalar ilk olarak Balisan Vadisi'nde kullanıldı. Bu saldırıda kaç kişinin öldüğü tam olarak bilinmiyor. Balisan'ı, Şanexşê köyü takip etti. Kimyasal saldırıların üçüncü ve en büyüğü ise Halepçe'ye yapıldı.
Resmi rakamlara göre 6 bin sivil kimyasal gazlardan zehirlenerek öldü ve 15 bin kişi yaralandı. Katliam nedeniyle 1 milyondan fazla insan Türkiye ve İran'a sığındı.