Osmanlı sultanlarından tarihi anekdotlar
Cem Sultan'ın papağanının, şehzadenin vefatından sonra birdenbire Cem Sultan'a Allah rahmet eylesin anlamına gelen "Allah yerhamu Sultan Cem" demeye başladığını biliyor muydunuz? Peki ya, Yavuz Sultan Selim'in İbn Kemal'den sıçrayan çamurla kirlenen kaftanının öldükten sonra sandukasının üzerine örtülmesini vasiyet ettiğini? Ya da Sultan Abdülhamid'in abdestsiz devlet belgelerini imzalamadığını? Sizler için Osmanlı sultanlarından tarihi anekdotları derledik.
Giriş Tarihi: 07.05.2020
08:59
Güncelleme Tarihi: 07.05.2020
09:32
Napoli'de bir şatoda vefat eden Cem Sultan'ın kalan eşyaları İstanbul'a getirildi. Bu eşyalar arasında papağanı da bulunuyordu. Cem Sultan'ın mirası Sultan II. Bayezid'e teslim edildi. Ve cenazenin Bursa'ya götürülmesi için yola çıkıldı. Bu sırada cenaze alayına eşlik eden papağan, kafesinden kısa fasılalarla şu cümleyi tekrarlıyordu:
"Allah yerhamu Sultan Cem". "Cem Sultan'a Allah rahmet eylesin" anlamına gelen bu sözler üzerine herkes derin bir hüzün duydu.
YAVUZ SULTAN SELİM’İN ÇAMURLU KAFTANI
Osmanlı'nın en uzun sefer-i hümayunu Mısır seferiydi. Mısır fethedilip İstanbul'a dönülürken Adanda civarına şiddetli bir yağmur başladı. Her taraf çamur deryasına döndü. Yavuz Sultan Selim, döneminin büyük ilim adamlarından biri olan Kemal Paşazade ile sohbet ederek ilerliyordu.
Bir ara Kemal Paşazade'nin atı tökezledi ve atının ayağından sıçrayan çamur, padişahın kaftanını kirletti. Kemal Paşazade, son derece mahcup oldu.
Yavuz Sultan Selim, bu büyük ilim adamını mahcup etmemek için hizmetçilerine şöyle dedi:
"Bana yeni bir kaftan getirin ve bu elbisemin üzerindeki çamurları da sakın temizlemeyin! Âlimlerin atının ayağından sıçrayan çamur, bizim için kıymetlidir. Ben öldüğüm zaman bu kaftanımı, sandukamın üzerine örtersiniz."
İbn Kemal kimdir?
FATİH SULTAN MEHMET’İN İLİM ADAMLARINA VERDİĞİ ÖNEM
Fatih Sultan Mehmet, ilim adamlarına oldukça ehemmiyet veren bir padişahtı. Ali Kuşçu İstanbul'a elçi olarak geldiğinde Fatih, kendisini için çalışmasını teklif etti. Ali Kuşçu da elçilik görevini tamamladıktan sonra İstanbul'a dönmeye söz verdi. Elçilik görevini tamamlayan Ali Kuşçu İstanbul'a döndü. Fatih Sultan Mehmed, yolculuğu boyunca kendisine refakat etmesi için bir heyet gönderdi ve İstanbul'da büyük törenlerle, armağanlarla karşılanmasını sağladı. Sultan, Ali Kuşçu'nun uğradığı her vilayette ona bin akçe verilmesini buyurdu.
Fatih Sultan Mehmet, Ali Kuşçu'yu karşılaması için Kadı Hocazade'nin başkanlığında ilim adamlarından oluşan bir heyet gönderdi. Üsküdar'dan İstanbul'a geçerken Hocazade ile med ve cezir üzerine sohbetleri oldu. Huzura kabul edildiğinde Fatih Sultan Mehmet, Ali Kuşçu'ya Hocazade'yi nasıl bulduğunu sorunca "Acem'de ve Rûm'da benzeri yok" diye cevap verdi. Fatih de bunun üzerine "Arap'ta dahi benzeri yok. Çünkü sizin gibi kıymetli bir âlim ülkemizde ve sarayımızda bulunuyor" dediği rivayet edilir.
Fatih Sultan Mehmet hayatı hakkında bilgiler