Arama

Osmanlı’da saltanat alâmetleri

Türk Devletlerinde, devlet liderlerinin, sultanların, padişahların, kağanların ve hanların tarihte birtakım hükümdarlık alâmetleri vardı. Bu alâmetler sembolik olsalar da, hükümdarlığa işaret eder ve bu alâmetlerden birinin bile eksik olması durumunda hükümdarın meşruluğu sorgulanır hale gelirdi. Sizler için bu alâmetleri listeledik…

  • 6
  • 18
HÜMÂYUN VE ŞÂHÂNE KELİMELERİ
HÜMÂYUN VE ŞÂHÂNE KELİMELERİ

Padişaha ait her şeye her nesneye hümâyun ve şâhâne sıfatları eklenir ki, Osmanlı hükümdarından başka hiçbir hükümdar ve kişi için kullanılmaz.

Hümâyun kelimesini Selçuklulardan almışlardır. Şâhâne kelimesi ise son asırlarda hümâyun ile birlikte kullanılmıştır.

  • 7
  • 18
TUĞRA
TUĞRA

Arapça olarak tevki' de denen tuğra, padişahın girift ve çok sanatlı bir şekilde istif ve tezyin edilmiş imzasıdır.

"Sultan Mehemmed bin Murad el-muzaffer daima" Bu, Fatih Sultan Mehmed'in tuğrasıdır.

Padişahın yaptırdığı veya devletin olan her yapıya ve her ferman'a tuğra konurdu. Çok defa tezhip edilir yani altınlanırdı. Bu gelenek Selçuklulardan alınmıştır.

  • 8
  • 18
KILIÇ ALAYI
KILIÇ ALAYI

Kılıç Alayı, padişahın tahta çıktığının ilk cuma günü, İstanbul'da Eba Eyyubi'l- Ensari türbesinin bulunduğu ve Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan Eyüp Camii'ne giderek, türbe içinde gerçekleştirdiği kılıç kuşanma merasimidir.

Hazret-i Peygamber'in, Hazret-i Ömer'in, Osman Gazi'nin ve benzeri büyüklerden birinin veya ikisinin kılıcı kuşatılırdı. Büyük askeri merasimle olurdu.

Saltanat kayığı ile saraydan Eyüp'e gidilip at üzerinde dönülürdü. Yolda padişah; babasının, dedesinin, Fatih'in ve istediği atalarının türbesini ziyaret eder, büyük sadaka dağıtırdı. Yüz binlerce halk yeni padişah seyrederdi.

Yeni padişah tahta oturuncaya kadar eskisinin ölümünün saklanması ve cülus eden padişahın baba ve ata türbelerini ziyareti, Selçuklulardan alınmıştır.

  • 9
  • 18
BİAT VE CÜLUS BAHŞİŞİ
BİAT VE CÜLUS BAHŞİŞİ

Yeni hükümdarın hemen tahta oturup devlet büyüklerinden biat denen İslami bağlılık yemini alması, diğer bütün Müslüman hükümdarlarda olduğu gibidir.
Sonra askerin kapıkulu denen merkez teşkilatındaki birliklerine cülus bahşişi denen büyük bir meblağ rütbelerine göre her ferde dağıtır.
Fakat son cülus bahşişi 1757'dedir, bu tarihten sonra ilgaa edilmiştir.

  • 10
  • 18
MUÂYEDE
MUÂYEDE

Arapça'da "'ıyd", bayram ve "mu'âyede", bayramlaşma demektir.

Yılda iki defa Kurban ve Şeker bayramlarının ilk günü, padişah, altın tahtının üzerinde, çok protokollü bir şekilde ve devlet teşrifat sırasına göre ileri gelenlerin teker teker tebriklerini kabul eder.

Sadrazam, tebrik ettikten sonra tahtın sağında yakta durur. Gelenlerin adları teker teker bağırılarak padişaha takdim edilir.

Yerden sağ elle selamlamak ve tahtın son devirde mabeyn müşirleri tarafından tutulan saçağı öpmek suretiyle padişah tebrik edilir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN