Osmanlı'nın sanatkar padişahları
Altı asır süren Osmanlı İmparatorluğu, son dünya düzeniydi. Ertuğrul Gazi ve Osman Gazi'nin diktiği çınar; dünyada adaletin, huzurun sembollerinden biri haline geldi. Üç kıtaya hükmeden cihan imparatorluğu olan Osmanlı padişahlarıysa küçük yaşlardan itibaren özenle yetiştiriliyor devlet idaresinin yanında muhakkak bir veya birkaç sanatın ustası oluyordu. Kimi bestekar, kimi şair kimiyse marangozdu. İşte sizler için başarılı devlet yönetiminin yanında sanatkarlığıyla öne çıkan padişahlar…
Giriş Tarihi: 22.04.2019
09:52
Güncelleme Tarihi: 22.04.2019
10:45
100'ü aşkın bestesi olan III. Selim'in tespit edilen eserlerinden yarısından fazlası peşrev ve saz semaisidir. "Selim Dede" mahlaslı bestelerin ona ait söylenir. Bestekârlığının yanında iyi bir tamburi ve neyzen olan III. Selim, Batı müziğine de ilgi duymuştu. 2 Mayıs 1797'de yabancı bir topluluk tarafından sarayda hükümdarın huzurunda bir opera sahnelendi.
Sultan III. Selim, Şehnaz şarkısını dinlemek için tıklayın…
Babası II. Mahmud, annesi Bezmiâlem Vâlide Sultan olan Sultan Abdülmecid, 25 Nisan 1823'te İstanbul'da doğdu. Konuşacak ve okuduğunu anlayacak kadar iyi Fransızca öğrendi. Avrupa neşriyatını yakından takip eder, temas ettiği yabancılarla çeşitli konuları tartışırdı. Babasının vefatının ardından, 1839 yılında henüz 17 yaşında iken tahta çıktı. Sultan II. Mahmud'un başlattığı ıslahat hareketlerini devam ettireceğini bildirdi. Birçok yeniliğe de imza atan Sultan Abdülmecid, 1840'ta kâğıt para bastırdı, 1844'te Mecidiye Köprüsü yapıldı. 1848 yılında, Beşiktaş'la Ortaköy arasında Küçük Mecidiye Camii, Ortaköy iskelesi yanında Büyük Mecidiye Camii inşa edildi. 1851'de Şirket-i Hayriyye denilen Boğaziçi vapurları işletilmeye başlandı. 1853'e gelindiğinde, baş gösteren Kırım Harbi sırasında ilk telgraf, İstanbul-Varna-Kırım hattına döşendi. 1854'te Beykoz Kasrı, 1856'da Küçüksu Kasrı ile Dolmabahçe Sarayı yaptırıldı. Ayrıca İstanbul'un pek çok yerinde çeşmeler yaptırıp, eski eserleri tamir ettirdi.
Sultan Abdülmecid hat sanatını, önemli hattat Mahmud Celaleddin'in talebesi Mehmed Tahir Efendi'den öğrenmişti. Sülüs ve nesih yazılarını meşk ederek 1843 yılında icazetname almıştı. Camilerde ve müzelerde birçok eseri bulunur. Kendi döneminde yapılan Bezm-i Âlem Valide Sultan Camii, Ortaköy ve Tophane Kılıç Ali Paşa Camilerinde bulunan levhaları kendi yazmıştı. Kendisinin hocası Mehmed Tahir Efendi dolayısıyla ile hat sanatında Mahmut Celalettin tarzına meyletmiştir. Bundan dolayı o dönemdeki bütün hattatlar bu etki altında kalmıştı. Abdülmecid Han, rikayı da iyi derecede yazardı. Ancak rika hattını kimden meşk ettiği bilinmiyor.
Sultan II. Mahmud'un şehzadeliği sırasında eğitimiyle bizzat amcası Sultan III. Selim, Topkapı Sarayı'nda dönemin en iyi eğitmenlerinden ders görmüştü. II. Mahmud, Sultan III. Selim'in musiki zevkinden ve terbiyesinden etkilenmiş, ney üflemiş ve tanbur çalmıştı. Sözleri kendisine ait olan Hicaz Kalenderi en ünlü eseriydi.