Savaşçının vazgeçilmezi "miğfer"
Tarihte bütün milletlerin kullandığı bir savaş giysisinden bahsedeceğiz bugün; savaşların vazgeçilmezi miğferden... Günümüzde dahi kullanılan bu savaşçı malzemesi, emniyetin ve güvenliğin en önemli halkasıydı. Zira başa gelecek bir darbe, savaşçının hayatı için büyük tehlike arz ederdi. Bu olmazsa olmaz savaşçı giysisinin tarihteki önemini araştırdık.
Giriş Tarihi: 06.08.2022
17:36
🔹 Miğferler dövme tekniği ile yapılır. Önce kullanılacak maden bir levha haline getirilir. Daha sonra ısıtılan bu levha miğfer kalıbına konulur ve dövülmeye başlanır.
🔹 Çekiçle bir süre dövüldükten sonra yuvarlak şekli alır. Sertleşen maden tekrar ateşte yumuşatılır ve sabırla dövülür. Dövme işlemi ustalık ister. Zira miğfer üzerinde çekiç izlerinin olması kaliteyi düşürür.
🔹 Hazırlanan bu gövde kısmından sonra kulaklık, ense kısmı için korumalık, siperler ve alınlık sonradan eklenir.
10 soruda Osmanlı ordusunun sefer hazırlığı
🔹 Bir savaşçının savaşırken olmazsa olmaz araçları; kılıç, kalkan, zırh, miğfer idi. Bir savaşçı için bu aletler olmadan savaşmak pek düşünülemezdi.
🔹 Vücuda giyilen zırh ile özellikle oklardan koruyan kalkan kadar, insanı doğrudan öldürebilecek ya da savaşta bayıltabilecek darbeye karşı kullanılan miğfer de mühimdi.
Miğfer savaşçıyı başına alacağı darbeden, bayılmasından, bilinç kaybı yaşamasından korur.
Osmanlı orduları sefere nasıl çıkarlardı?
Savaşçının vazgeçilmezi: Miğfer
🔹 Miğfer kullanımının gayesi ortak gibi gözükse de, ordudan orduya verdiği hissin değiştiği de görülür. Saldırı odaklı bir millet olan Türkler için miğfer, hücum esnasında kendilerini güvende hissedecekleri bir parçadır.
🔹 Miğferin düşmanı ürkütücü yanları da vardır. Uzun gözükmek isteyen askerler miğferlerini yüksek yapar. Düşmanı korkutmak için ise miğferlerin korkuluklarla süslendiği görülür.
İkinci Dünya Savaşı'nın en önemli olayları
Hz. Peygamberin (SAV) miğferleri
🔹 Hz. Peygamberin (SAV) iki adet miğferi vardı.
🔹 Müveşşah ve sebuğ adındaki bu iki miğfer, O'nun mübarek başını koruyordu.
🔹 Çok zor geçen Uhud Gazvesi'nde, Hz. Peygamberin (SAV) giydiği miğferinin iki halkası elmacık kemiğine saplanmıştı. Bu halkaları el ile çıkarmak mümkün olmadığı için Ebu Ubeyde b. Cerrah dişleriyle çıkarmıştır. Fedakar sahabi bu miğferi çekerken iki dişini kaybetmiştir.
Ebu Ubeyde b. Cerrah kimdir?
Hz. Aişe'den (RA) rivayetle, Efendimiz (SAV), Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer'den sonra en çok Ebu Ubeyde'yi seviyor, şahsiyetini çok beğeniyordu. Rasulullah'ın (SAV) cennetle müjdelediği on kişilik Aşere-i Mübeşşere' den olan sahabi, 15 hadis rivayet etmiştir. Hz. Peygamber (SAV) ile birlikte bütün savaşlara katılan Ebu Ubeyde (RA ) için Hz. Ömer, "eğer yaşasaydı devlet başkanlığını ona bırakırdım" demişti.
Tarihin seyrini değiştiren savaş: Dandanakan
🔹 İslam tarihinin en önemli olaylarından olan Uhud Savaşı önemli hadiselerle doludur. Peygamber Efendimiz (SAV) Uhud Savaşı için hazırlanırken sahabeden bazıları savaşa girmekten vazgeçilmesini talep eder. Ancak Hz. Peygamber (SAV) şu cevabı verir:
"Bir peygamber zırhını giydikten sonra harb etmeden onu çıkarmaz!" (Vâkıdî, I, 214; İbn-i Sa'd, II, 38)
🔹 630 yılında Müslüman orduları müşriklerden Mekke'yi teslim alıp şehre girdiği sırada, Hz. Peygamberin (SAV) başında miğferin bulunduğu bilinir.
Uhud Savaşı: Müslümanlar için ibret dolu olay