Arama

Yavuz Sultan Selim: Geçilemez sanılan çölü aşan hükümdar

Yavuz Sultan Selim Doğu'ya yaptığı fetihlerle ve kişiliğiyle Osmanlı Devleti'nin en önemli padişahlarından biriydi. Çok iyi at biner ve iyi kılıç kullanırdı. Ok atmada ve yay çekmede ise adeta ustaydı. Şehzadelik yıllarında çok iyi eğitimlerden geçen Yavuz, "geçilemez" sanılan Sina Çölü'nü o günün şartlarıyla 13 günde aştı! Peki, Yavuz Sultan Selim, atların bile kanının kaynadığı, zor yürüdüğü çölde niye atından indi ve yürümeye başladı? "Önümüzde Peygamber Efendimiz yürüyor" dediği olay neydi?

  • 13
  • 15
MISIR'IN FETHİNE DENK ÂLİM ŞEHİT
MISIR’IN FETHİNE DENK ÂLİM ŞEHİT

Yavuz Sultan Selim, Memluk Sultanının cenazesini bizzat omuzlarında taşıdı. Mısır'a girmekle iş bitmedi. Memluk askerleri, dehşet saçan sokak muharebeleri ile mukavemet ediyorlardı. Memluk fedaileri, kendilerine Yavuz'u hedef seçmişlerdi. "Yavuz'u öldürür isek, harbi kazanırız" inancı içindeydiler. Bunu duyan Sinan Paşa, durumu Yavuz'a arz etti.

Yavuz'un elbiselerini giydi. Fedaileri kendi üzerine çekti. Yavuz, arkadan yetişip, fedaileri bertaraf edinceye kadar Sinan Paşa şehit oldu. Yavuz, Mısır'a girerken, çok mahzun idi. "Mısır'ı aldık, lakin Sinan Paşa'yı kaybettik!.." diyordu. Bu sözleri ile âlim bir mücahidin kaybını, bir Mısır fethine denk görüyordu. Yahya Kemal, bu hicranı şu şekilde ifade eder:

"On Mısr'a bir Sinan bedel olmazdı ey kaza
Kudretlu padişahı bu hal etti telh-kam"

(Ey kaza! Sinan Paşa gibi âlim bir devlet adamına on tane Mısır ülkesi bile bedel olamazdı,
işte bu durum -Sinan Paşa'nın feda edilmesi-, kudretli padişahı çok üzmüştür)

  • 14
  • 15
MÜTEVAZI BİR HÜKÜMDARDI
MÜTEVAZI BİR HÜKÜMDARDI

Yavuz Sultan Selim Han, 15 Şubat 1517'de parlak bir merasimle Memluklerin sarayına girdi. Devrin vakanüvisi, halkın, Yavuz'u Kahire'de karşılayışını şu şekilde anlatır:

"Halk, Yavuz'un ihtişamını seyretmek için sokakları ve pencereleri doldurmuş idi. Yavuz'u çok değişik zannediyorlar, giyiminin ve kavuğunun etrafındakilerden farklı olacağını düşünüyorlardı. Yavuz ise önde değil, cengâverlerinin ortasında idi. Elbiseleri ve kavuğu, yanındakilerden farklı değildi. Ve önüne bakarak mütevazı bir şekilde yürüyordu."

  • 15
  • 15
SELİM'İN SARIĞININ SIRRI
SELİM’İN SARIĞININ SIRRI

20 Şubat Cuma günü, Melik Müeyyed Camisi'nde okunan hutbede hatibin kendisinden "Hakimü'l-Harameyni'ş-Şerîfeyn" (Mekke ve Medine'nin hakimi) diye bahsetmesi üzerine yaşlı gözlerle itiraz etti.

Hatîbin ifadesini, "Hadimu'l-Harameyni'ş-Şerîfeyn" (Mekke ve Medine'nin hizmetçisi) olarak düzeltmesini istedi. Bunun üzerine halıyı kaldırıp toprağa secde ile Rabbine şükretti. Hadimu'l-Harameyni'ş-Şerîfeyn'liğini ifade etmek için de, sarığının üzerine süpürge biçiminde bir sorguç taktı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN