Kanserden koruyan mucize besinler
Kuşkusuz çağımızın en tehlikeli, gittikçe yaygınlaşan hastalığı kanser. Genetiğimize kodlanan gerçekler, radyasyon mağduru bünyeler, giderek artan çevre kirliliği… Tüm bunlara karşın, yediklerinize ve yaşam tarzınıza dikkat etmek, sizi kanserden koruyan en önemli etmenlerden. İlaç niyetine yiyebileceğiniz bazı besinler ile kanserin önüne geçmeniz mümkün. Kanser önleyici bu besinleri sizler için derledik…
Giriş Tarihi: 16.11.2018
15:46
Güncelleme Tarihi: 16.11.2018
17:52
İçinde bulunan ellagik asit, başta meme kanseri olmak üzere hemen hemen tüm kanser türlerini hem önleyici hem de iyileştirici faydalar sağlar. Nar kabuğundaki flavanoitler, fenolik bileşikler ve antioksidanlar suyundan çok daha fazla miktardadır.
Nar kabuğunda bulunan ellagik asit antioksidan, anti-mutajen ve anti-kanser özelliklere sahiptir. Çalışmalar meme, yemek borusu, cilt, bağırsak, prostat ve pankreas kanserlerinde anti-kanser özelliğini gösterdi. Ellagik asit kansere neden olan moleküllere bağlanarak onları önemli bir oranda etkisizleştirir.
Nar kabuklarını nasıl değerlendirmelisiniz?
Gölgede veya 40-50 dereceyi geçmeyecek ortamlarda kurutarak, ufaladığınız nar kabuklarını serin bir yerde saklayın. Daha sonra 100 gram kaynamış suya, 2 gram nar kabuğu atarak, yaklaşık 10 dakika kaynatıp suyunu hemen her gün çay olarak tüketin. Böylece başta kanser, kalp ve şeker hastalıkları olmak üzere pek çok hastalıktan kendinizi korumuş olacaksınız. Genelde tüm meyvelerde olduğu gibi narın da en değerli yeri kabuğudur. İlaç niyetine içilen nar suyundan arta kalan kabukları da asla atmayın.
Küçük bir ağacı andıran brokoli, gerçek bir antioksidan kaynağıdır. Lahana ve karnabahar gibi turpgillerin bütün üyelerinde bulunan fitokimyasallar hücre duvarının zarar görmesini engeller. A, C, E ve karoten bakımından oldukça zengindir. Brokoli hakkında yapılan klinik çalışmalarda, özellikle meme kanseri üzerinde olumlu etkileri kanıtlandı. Aynı zamanda prostat kanseri üzerindeki olumlu etkileri de kanıtlandı. Brokoli meme kanserine karşı beş koruyucu madde içermektedir. Sulforafen bunlardan en güçlü olanıdır.
Kansere karşı etkisi, quinnen reduktaz enzimini aktive etmesinden kaynaklanmaktadır. Sulforafenin bu etkisini destekleyen ve yine brokolide bulunan indol-3carbinol maddesidir. Brokoli indol bakımından zengindir. Indoller bitkisel hormonlardır. Bu hormonlar kadınlarda hormon dengesini sağlamaktadır. Meme kanserinin oluşumunda hormon dengesizliğinin rol oynadığı gerçeği klinik deneylerde kanıtlandı. Brokolinin antioksidan bakımından zengin olması hücreleri serbest radikallere karşıda korumaktadır.Çok fazla haşlanmadan tüketilmesi daha faydalı olan brokolinin özellikle ağız, gırtlak ve mide kanserlerine karşı etkin bir koruma sağladığı kanıtlandı.
Domates, kanserden koruyucu, zihinsel ve bedensel yaşlanmayı yavaşlatıcı özelliğe sahiptir. C vitamini açısından zengin olup bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.
Antioksidan özelliği olan likopen; bitkiler ve mikro organizmalarca sentezlenen bir pigmenttir. Çalışmalar; likopen üretimi ile kanser riski arasında ters orantı olduğu yönündedir. DNA hasarını engelleyerek kanser riskini azaltan likopen; en çok domatesin içinde vardır. Son yapılan bir araştırmada, prostat kanserli hastalara cerrahi öncesi 25 gün boyunca iki bardak domates suyu içirilmiştir. Hastaların PSA değerlerinin yüzde 60 oranında düştüğü ve prostat hacminin de yüzde 25 küçüldüğü görüldü.
Ananasın içindeki 'bromelain' maddesi tümör hücre gelişimini doğrudan durduruyor. Özellikle akciğer, bağırsak, yumurtalık ve cilt kanserlerinde tümörlü hücrelerin büyümesini engelliyor.
Ananasın büyük bir kısmı sudur ve kalorisi oldukça düşüktür. İçeriğinde demir, kalsiyum, potasyum, magnezyum, A vitamini, B ve C vitaminleri bolca bulunmaktadır. İçindeki bol miktarda C vitamini sayesinde serbest radikallere karşı koruma sağlamasının yanı sıra, ananas kanserle mücadelede yardımcı olur.
Buğday çimi, kanser gibi ölümcül hastalıkların tedavisinde ve önlenmesinde son derece etkilidir. Buğday çimi doğadaki bir numaralı klorofil kaynağıdır ve aynı zamanda doğru koşullarda yetiştirilmiş olması halinde 17 değerli aminoasit, A, D, E, K gibi vitaminler, 92 mineral ve birçok enzim içerir. İçerdiği proteinler ile kansere karşı faydalıdır. Ayrıca kemoterapi ve radyoterapinin yan etkileri azaltır.
Taze olarak kullanılan buğday çiminde, aynı ağırlıktaki portakaldan 60 kez daha fazla C vitamini ve aynı ağırlıktaki ıspanaktan sekiz kat fazla demir bulunur.
Buğday çiminin suyu özelikle ilk kez içildiğinde mide bulantısı yapabilir. Bunun dışında, çim alerjisi olanlar buğday çimi tüketmemelidir. Bu gıda piyasada, buğday çimi tozu ya da organik buğday çimi tozu gibi birçok farklı şekilde karşınıza çıkabilir.