Arama
Neden Pazartesi Sendromu yaşarız?
Pazartesi Sendromu kişinin okul ve iş hayatını olumsuz etkileyerek gergin zaman geçirmesine sebep oluyor. Peki, neden Pazartesi Sendromu yaşıyoruz? Sizler için, ilginç psikolojik sendromları derledik.
Sosyal yaşam: Pazartesi sabahları enerji düşüklüğü yaşayıp, çalışanların daha mutsuz hissetmesine neden olan önemli noktalardan biri de iş ortamıdır. Eğer keyifli ve gitmekten zevk aldığınız bir iş yeriniz ve iş ortamınız varsa sendromsuz bir gün geçirebilirsiniz.
Pazartesi günü daha az sağlıklıyız: Pazartesi günleri genellikle daha yorgun ve daha sağlıksız hissediyoruz. Doktorlar, tansiyon yüksekliği ve kalp krizi gibi ciddi sağlık sorunlarının en sık olarak pazartesi günü görüldüğünü belirtiyor.
Uyku alışkanlığı: Genellikle hafta içi yaşanan uyku eksikliğini hafta sonu tamamlamaya çalışıyoruz. Ancak bu durum uyku alışkanlığımızın ve uyku düzenimizin tamamen değişmesine neden oluyor. Kaliteli bir uyku uyumak ve pazartesinin zihninizdeki kötü imajını silmek daha rahat olmanızı sağlar.
Peter Pan Sendromu, büyüme korkusu olan çocuklarda ve olgun oldukları halde çocuk gibi davranan insanlarda görülen davranış bozukluklarına verilen isimdir.
İlk sendrom 1983'te Dan Kiley isimli bir psikanalist tarafından bulundu. Hastalığın adı, James Matthew Barrie'nin Peter Pan isimli romanından gelmektedir. Bu kişiler, aile kurma gibi sorumluluklarından kaçmanın yollarını ararlar.
Dipnot: Prof. Humbles Ortega'nın yaptığı araştırmaya göre, Peter Pan Sendromu'nu ortaya çıkaran en önemli sebeplerden biri ailelerin aşırı korumacı olmasıdır.
10-15 yaş : Çocuk dış dünya ile bağlantısını kesiyor.
16-22 yaş : Kendini beğenme ve maçoluk hissediliyor.
23-25 yaş : Hayattan mutsuzluk ve rahatsızlık hissediliyor.
26-30 yaş : Sendrom ilerliyor ve durum daha vahim oluyor.
Alice Harikalar Diyarında Sendromu'ndan muzdarip hastalar, cisimleri olduğundan daha büyük görme, cisimleri olduğundan daha küçük görme, işitsel bozukluklar, boşluk kavramıyla ilgili sorunları vardır.
Hastalık genelde çocukluk döneminde görülür. Optik sistemle ya da görme duyusuyla ilgili bir problem yoktur. Tüm problem, algı ve perspektifle alakalıdır.
