Abdülhak Şinasi Hisar'ın Boğaziçi Yalıları eserinden alıntılar
Eski İstanbul yerli ve yabancı pek çok yazara göre dünyanın en güzel; masallara ve efsanelere konu olan şehridir. İstanbul'un aşıklarından biri de son dönem edebiyatçılarımızdan Abdülhak Şinasi Hisar'dır. Sizler için Abdülhak Şinasi Hisar'ın Boğaziçi Yalıları adlı hatıra kitabından İstanbul ile alakalı alıntılar derledik. Abdülhak Şinasi Hisar eserleri, sözleri, hatıraları, kitapları, hakkında...
Giriş Tarihi: 02.01.2022
17:24
Güncelleme Tarihi: 03.01.2022
19:57
"Hayat ancak akan, mahvolan, muhteşem bir şelale, hayat, bu geçen şey, demin tekmil ve şimdi bozulan bu şekil ve şimdi mevcut fakat uçan bu koku, solan bu renk, dağılan bu saatmiş!"
Abdülhak Şinasi Hisar
Ayşe Şasa'nın Yeşilçam Günlüğü'nden alıntılar
"Eski şehirlerin müzelerini dolduran bu eşyaların üstünde kim bilir ne kadar şefkat ve aşk ve hatıra birikmiş olacağını tasavvur ettikçe bu beşeri şeyleri seyrederken onlara bağlanmış kalpleri düşünerek büyük bir heyecana kapılıyorum. Bütün his ve zekâ sinmiş bu eşyalar mumyalaşmış birçok hayattır."
Abdülhak Şinasi Hisar
Edebiyatta eski kuşak - yeni kuşak kavgası
"Ey gafil, ey halin neşelerini kendine az bulan ve gönlünün hülyaları içinde yüzen çocuk! Bilmiyorsun ki bütün dünya ve her şeyden kıymetli bildiğin hayatın sana artık hiçbir zaman senin için bu şimdi mümkün olan ve bu kadar muhtelif unsurların birleşmesinden çıkan mucizenin sunduğu lezzeti veremeyecektir ve artık hiçbir şey bu saniyelerin tadına ve hatta günlerin gölgesine değmeyecektir."
Abdülhak Şinasi Hisar
Nurettin Topçu'nun Kültür ve Medeniyet eserinden alıntılar
"Guruplar yalnız ufukta değil biraz da içimizde ölür. Bu, ümitlerimizin muvakkat bir ölümüdür. Ve insan sanır, duyar ki, kendi içinde de böyle bir gurup vardır. Gönlünde açılmış, beslenmiş nice emeller, içinde devrilip sönüyor. Gurup, günün olduğu gibi, talihlerin ve ömürlerin de bir iflası ve sonu değil midir?"
Abdülhak Şinasi Hisar
İbn Cübeyr ve Seyahatnamesi
"Akşamın esmer ve gittikçe koyulaşan renklerine dalan bu suların gizli ve demin hafifken gittikçe derinleşen mırıltıları, güya tabiatın, belki de ademin itiraz ve şikâyet eden bu müphem, hafif şuurlu, belki de şuursuz sesleri ruhumu, öyle doldurmuş ve içimde öyle aksisedalar uyandırmış ki bu sesleri hâlâ duyarım."
Abdülhak Şinasi Hisar
Gerçek bir entelektüel: Erol Güngör