Arama

  • Anasayfa
  • Galeri
  • Edebiyat
  • İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Edebiyatımızın en kuvvetli şairlerinden olan İsmet Özel, okuyucusu ile kurduğu bağı her şiir kitabında güçlendiren nadir isimlerdendir. İsmet Özel şiirleri; manalı sözcüklerin birbirleri ile ahenk içerisinde olduğu, en güzel tasvirlerin içerisinde yer aldığı müstesna sanat eserleridir. Bu sebepten dolayı İsmet Özel'in birbirinden güzel, anlamlı, en güzel ve manalı şiirlerini, sözlerini ve alıntılarını sizler için bir araya getirdik.

  • 13
  • 35
İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Yıkılma Sakın

Sana durlanmış kelimeler getireceğim

pörsümüş bir dünyayı kahreden kelimeler

kelimeler, bazısı tüyden bazısı demir

seni çünkü dik tutacak bilirim

kabzenin, çekicin ve divitin

tutulduğu yerden parlayan şiir.

Zorlu bir kış geçirdim, seninki gibi neftî

acıktım, bitlendim, bir yerlerim sancıdı

sökmedi ama hoyrat kuralları faşizmin

çünkü kalbim aşktan çatlayıp yarılırdı.

Her sabah çarpışarak çekilirdi karanlık alnacımdan

acılar bile duymadım kof yürekler önünde

beynim her sabah devrimcinin beyniydi

ayaklarım donukladı gelgelelim

sağlığın yerinde mi?

Yaraların kabuğu kolayca kaldırılıyor

halkın doğurgan dünyasına dalmakla

onların güneşe çarpan sesini anlamayan

dört duvarın, tel örgünün, meşhur yasakların sahipleri

seyir bile edemezken içimizdeki şenliği

yılgı yanımıza yanaşmazken

bizi kıvıl kıvıl bekliyorken hayat

yıkılmak elinde mi?

Boşuna mı sokuldu bankalara

petrol borularına kundak

kurşun işçinin böğrünü boşuna mı örseledi

varsın zındanların uğultusu vursun kulaklarımıza

yaşamak

bizimçün dokunaklı bir şarkı değil ki.

Bu yürek gökle barışkın yaşamaya alışmış bir kere

ve inatla çevrilmiş toprağın çılgarına

yazık ki uzaktır kuşları, sokaklarıyla bizim olan şehir

ama ancak laneti hırsla tırpanlayamamak koyuyor insana

öpüşler, yatağa birden yuvarlanışlar

sevgiyle hatırlansa bile hatta.

Köpüren, köpürtücü bir hayatın nadasıdır kardeşim

bütün devrimcilerin çektikleri

biliriz dünyadaki yorgunluk habire mızraklanır

dağlarda gürbüz bir ölümdür bizim arkadaşlarınki

pusmuş bir şahanız şimdilik, ne kadar şahan olsak

ama budandıkça fışkıran da bizleriz

ölüyoruz, demek ki yaşanılacak...

  • 14
  • 35
İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

İçimden Şu Zalim Şüpheyi Kaldır Ya Sen Gel Ya Beni Oraya Aldır

Ağzının bir kıvrımından cesaret bularak

ter yürekte susayışlar yaratan yağmurlara açıldım

kalmışsa tomurcuklar önünde sendeleyen çocuklar

kalmışsa bir kaç ısrar ölümle yarışacak

onların yardımıyla dünyamıza acıdım.

Dünya. Çıplak omuzlar üzerinde duran.

Herkes alışkın dölyatağı bersalarla ağulanmış bir dünyaya

Benimse dar

çünkü dargın havsalamın

gücü yok bazı şeyleri taşımaya.

Önce kalbim lanete çarpa çarpa gümrah

sonra kalbim gümrah ırmakları tanımaktan kaygulu

sakın Styks sularının heyulası sanmayın

er gövdesinde dolaşan bulutun simyası bu,

biraz üzgün ve Ömer öfkesinde biraz

öyle hisab katındayım ki katlim savcılardan sorulmaz

ne kireç badanalı evlerde doğmuş olmak

ne ellerin hırsla yaban tutuşu

ne fabrikalarda biteviye üretilmekte olan kahır

dev iştihasıyla bende kabaran aşkı

yetmez karşılamaya.

İnsanlar

hangi dünyaya kulak kesilmişse öbürüne sağır

o ferah ve delişmen birçok alınlarda

betondan tanrılara kulluğun zırhı vardır

çelik teller ve baruttan çatılınca iskeletim

şakaklarıma dayanınca güneş

can çekişen bir sansar edasıyla

uğultudan farkedilmez olunca konuştuğum

kadınların sahiden doğurduğuna

toprağın da sürüldüğüne inanmıyorum

nicedir kavrayamam haller içinde halim

demiri bir hecenin sıcağında eriyor iken gördüm

bir somunu bölünce silkinen gökyüzünü

su içtiğim tas bana merhaba dedi, duydum

duydum yağmurların gövdemden ağdığını.

Sen ol küçük bir kıvrımdan, bir heceden

aşk için bir vaha değil aşka otağ yaratan

sen ol zihnimde yüzen dağınık şarkıları

bir harfin başlattığı yangın ile söndür

beni bir ses sahibi kıl, kefarete hazırım

öyle mahzun

ki hüzün ciltlerinde adına rastlanmasın.

  • 15
  • 35
İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Senin Olan Yenilgi

Senin karanlığına kanat vuran yarasalar

başka bir göğe germişler kendilerini

yürekli savaşçılar olmuşlar

gemilerini yakmışlar ve silahlarını bilerken

kanlarına yansımış gece

senin sularına inen yırtıcılar

ve piçler yani aşk çocukları

yanan gemilerin suya yankısı oluyorlarmış

yaşlı büyücüler söylediler

çingene çocukların gülleri mor olmadı

aşka bunaltıları onlar getirmediler

onlara dayanıyorum yürekli savaşçılara

saçları uzun bir unutkanlıkla örülmüş

kanlarının ardında tehlikeler yürüyen

korkunun gözlerini aradığı omuzlarında

gittiler, yittiler arasında boğuk seslerinin

tozuyan atlarının yelelerine baktılar ve

sen oldun

ve seni gördüm, eğninde bir mavi gözlerin vardı.

  • 16
  • 35
İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Kuşun Ölümü

Kuş damdan düşünce

sarışın bir yürüyüşüdür artık ölümün

bir yağmurdur açılan kuraklığa

bir yağmurdur kulübesi nisandan

ve onun ayaklarına dolanan o gökyüzü

kansız yüzleridir diri kuşların

kuş düşünce camdan

kuş düşünce damdan

kızlar saçlarıyla ölümü düşünürler

uzun bacaklı tanrılar koşuşur sokaklarda

kuş öldü herkes mi arıyor

gençlik mi yürüyor herkese ve mi arıyor

onun gözlerini satılan çarşılarda

kuş öldü kanadının altındaki o yara

yağmurun karan ligini getiriyor geceye

yağmurun ırmaklarını getiriyor geceye

kuş öldü

küçücük bir yorgunluktu ölmeden önce

öldü, kim işitir artık onun ellerini

suların aynasında üşüyen ellerini

suların saygısıyla üşüyen ellerini.

  • 17
  • 35
İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Evet, İsyan

Demirden sağnaklar altında uyur sevdiğim

göğsünde hazin ayak izleri eski Şubatların

onu yaralar kıpırdatıyor

ve o sertelmektedir yaralardan

kasıklarına boşalmaktadır nal sesleri

saçları bukleli bir çocuğu öperek uyandıran

içimize güneşler bırakan nal sesleri.

Keserle yontulmuş bir ağzı var sabahın

varınca bayrakları, marşları duyuyorum

başım çılgınca sarsılan dallarla uğraşıyor

durup dineliyorum bütün taframla

bütün taframla, bütün yumruklarım, bütün

hantal yüreklerin olduğu orda.

Kesik kolları var aşkın

döl ve inat barındıran.

Hırpanî bir okşayışla akşam

yanaşınca çocuklara

ben karakavruk yüzümün arkasında

kırbaçlayarak büyüttüğüm ağrıyı bırakıyorum

bana ne çerçilerden, çerilerden, kullardan

halksa kal'am onu kal'a kılan benim

boşanır damarlarıma yılların kahraman gürültüsü

çünkü kavganın göbeğidir benim yerim.

Ay vurunca çatlatır göğsümdeki mahşeri

çünkü kavganın göbeğidir benim yerim

canlarım, kollarında Parti pazubentleri

dik başlar, erkek haykırışlarla

göndere, en yukarlara çekiyorlar

en yukarlara çatlıycak kadar aşkî yüreklerini.

Yıllardır çocuk başları akıyor yamacımızdan

yıllardır balçıklı bir hayvan çeperlerimizde

kentlimiz cebinde cinayet fotoğraflarıyla sofraya oturuyor

köylü -biraz sessizlik- ne tuhaf bir kelime?

Asfalt yakıyor genzimi

asfalt adamlarını topluyor aramızdan

yıkılıp omuzdaşlarının seslerine

yıkılıp bir boran içinde toplayarak çiçeklerimi.

Ben merd-i meydan

yani toprağın ve kanın gürzü

güllerin bin yıllık mezarı bendedir

yukardan bakarım efendilerin pusatlarına

insanların bütün sabahlarını merak ederim

gök hırpalanmaktadır merakımdan

ıtır kokan benim yumruklarımdır

benim kavgamdır o, aşk diye tanınan.

Alanlara çok bilenmiş yüreğim alanlara

vurulsun kösleri şu gâvur sevdamızın

vursun isyanın bacısı olan kanım karanlığa

Zülküf de vursun.

Yüzüne ay kırıkları çarpıp uyansın sevdiğim.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN