Arama

Çin’de İslam’ın asırlık öyküsü

İslam öncesinde kurulan deniz yolu temaslarının tabii bir neticesi olarak İslam'ın Çin'deki varlığı, artarak yükseldi. Bugün İslam, Çin'deki çoğu etnik grup arasında benimsenmiş durumda. Osmanlı Devleti de Çin ile siyasi ilişkiler kurdu. Bu etkileşimler, Sultan Abdülhamid'in İttihad-ı İslam politikası çerçevesinde gelişti. Çin'deki Müslüman topluluk, hicri birinci yüzyıldan günümüze kadar, 1350 yıl boyunca kesintisiz varlığını sürdürdü.

876'da meydana gelen Huang-ch'ao ayaklanması sırasında çok sayıda Müslüman, katliamdan kaçarak Çinhindi yarımadasına veya daha önce orada yaşayan dindaşlarıyla buluştukları Malaya limanlarına doğru yayılmışlardır. Bu hadiseden sonra Müslüman tüccarlar Çin'de Sung hânedanı kuruluncaya kadar fazla bir ticaret teşebbüsünde bulunmamışlar; hükümetin yabancı tüccarları koruyan tedbirler alması ve ticaret politikasına belirli bir sistem getirmesiyle Müslüman tüccarların Çin'e akın etmeleri yeniden hızlanmış; zaman zaman Kore ve Japonya'ya kadar gitmişlerdir; ancak bunlar son durak olarak daima yine Çin'i seçmişlerdir.

14. yüzyılın başlarında bölgeye gelen İbn Battûta, Güney Sung devrinden beri Zeytun'un dünyanın en büyük limanı olduğunu, burada yüzden fazla büyük gemi bulunduğunu ve küçük gemilerin de sayılamayacak kadar çok olduğunu kaydeder.

  • 7
  • 15
Çin ile Müslümanlar arasındaki tek çatışma
Çin ile Müslümanlar arasındaki tek çatışma

O devirde dünyanın en büyük iki imparatorluğu olan Çin ile Abbasileri karşı karşıya getiren ve beş günlük çetin bir mücadeleden sonra Çin ordusunun mağlubiyetiyle sonuçlanan Talas Savaşı (751), tarihte Çin ile Müslümanlar arasında vuku bulan tek çatışmadır. Bu savaştan sonraki tarihlerde Orta Asya topraklarında artık Çin nüfuzu pek yoktur. Böylece İslam dininin bu bölgede yaşayan Türkler arasında yavaş yavaş kendiliğinden benimsenmesi ve Müslüman Türklerin Abbasİ Devleti'nin askeri ve idari kadrolarını işgal etmeleri, kısa süre sonra onların İslam dünyasında önemli bir rol oynamalarını sağladı.

Talas Savaşı dünya kültür tarihi bakımından da büyük gelişmelere zemin hazırlamıştır. Savaş sırasında Müslümanların eline esir düşen bazı Çinliler vasıtasıyla Batı Türkistan bölgesinde ilk defa kâğıt yapımına başlanmıştır. Müslümanlar dini faaliyetlerinin merkezi olarak camiler inşa ettiler. Böylece İslam'ın Çinliler arasında 14. yüzyıla kadar hızla yayılması için sağlam bir temel atılmış oldu.

Huang Ch'ao ve Tien Shen-Kung isyanı Çin'de İslâmiyet'in gelişmesini olumsuz etkiledi. Müslümanlar Ma, P'u, Ting, Hai ve Sa gibi Çin isimleri alarak kendilerini katliamdan koruma yoluna gitti. Müslümanlığın özelliklerini kaybederek hızla Çinlileşmelerine sebep olmuştur.

Bu dönemde Çin ile İslâm ülkeleri arasında karşılıklı kültürel temaslar da büyük ölçüde hızlandırılmıştır. Talas Savaşı'nda esir düşen Çinli ustalar sayesinde kâğıt imalât tekniği kısa sürede İslam dünyasına da yayılmış ve Ortaçağ'da İslami ilimlerin gelişmesine büyük katkıda bulunmuştur. Müslüman ülkelerde her zaman büyük takdir gören Çin porselenleri daima önemli bir kültür taşıyıcısı olmuştur.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN