Mim Kemal Öke’nin ‘Siyonizmden Uygarlıklar Çatışmasına Filistin Sorunu’ eserinden alıntılar
İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Filistin Sorunu'nun, Ortadoğu'daki tüm sıkıntı ve çatışmaların merkezini oluşturduğu düşünülüyordu. Batı'nın dünyaya bu şekilde lanse ettiği işgal hakkında, İslam dünyasında akademik temelli, sistematik bir inceleme ise maalesef yoktu. Mim Kemal Öke, bu önemli mesele üzerine eğilerek Filistin'in güncel portresini Cambridge sıralarından literatüre kazandırdı.
Giriş Tarihi: 21.06.2022
17:01
Güncelleme Tarihi: 23.06.2022
09:26
"1898 Ağustosu'nda yine İsviçre'nin Basel kentinde yapılan İkinci Kongrede Siyonistler, örgütün maddî sorunlarını tartıştılar. Bu kongrede, örgütün iktisadî politikasını yürütecek bir bankanın kurulmasına karar verildi. Londra'da sınırlı sorumlu bir anonim şirket olarak kurulan bu banka daha ilk kalemde 2 milyon sterlin sermaye ve "Yahudi Müstemleke Vakfı" adıyla faaliyete başladı. Adı geçen banka 1903'de sermayesi 100.000 sterlin olan "İngiliz - Filistin Şirketi"ni kurdu."
Mim Kemal Öke
İbrahim Gülşeni Divanı
"Osmanlı Devleti'nin mali zorluklar ve iktisadi darboğazlar içinde olduğunu gören Dr. Herzl, II. Abdûlhamid'i Filistin konusunda ikna edebilmek için ikinci bir yol olarak Türkiye'ye birtakım maddi hizmetlerde bulunmayı önerdi. Avrupa para piyasasını elinde tutan Musevi bankerlerin desteğinden emin görünen Herzl'in aklında Osmanlılara sunmak amacıyla kesin çizgilerle belirlenmiş bir "yardım paketi" yoktu. Siyonist lider, bu konunun Osmanlılarla müzakereye giriştikten sonra imparatorluğun ihtiyaç ve çıkarları açısından değerlendirilip berraklaştırılacağına inanıyordu."
Mim Kemal Öke
Bir Osmanlı destanı: Osmancık'tan alıntılar
"Osmanlı Devleti'nin dış borçlarını ödeyemediği için 15 Eylül 1882'de ingiltere tarafından işgal edilen Mısır'ın kaderini paylaşmasıydı. Bunun için, Padişah, Herzl'in planıyla ilgilenmişti. II. Abdülhamid, Siyonistler için, "Teklifleri devletin Düyûn-u Umumiye'sini kamilen deruhte etmek idi. Güzel bir şey, zira Düyûn-u Umumiye, bir gün gelip de borçlarımızı ödeyemez isek, devletin maliyesini murakabeye almak gibi bir tehlike mevcuttur" demişti."
Mim Kemal Öke
Nurettin Topçu'nun hayata bakışı: İslam ve İnsan
"Kutsal topraklarda Almanya'nın himayesi altına aldığı azınlık grubu "Templar" cemiyetinden oluşuyordu. Asıl adı Tempelgemeinde olan bu heyet, 1868'de Filistin'e göçen Würtlembergli esnaf ve çiftçilerden oluşuyordu. Kutsal topraklara yerleşip orada tarım kolonileri kurarak Hz. İsa devrindeki ilk Hıristiyanları taklit ediyorlardı. 19. yüzyılın son çeyreğinde Alman etkisi her bakımdan olduğu gibi dinsel alanda da ilerlemiş ve Almanlar bir yandan Alman Katoliklerinin himayelerini Fransız tekelinden kendi saflarına geçirirken, diğer yandan da, II. Abdülhamid'in onayıyla Kudüs'te bir Protestan Kilisesi, okullar, hastaneler ve kervansaraylar inşa etmeyi başarmışlardı."
Mim Kemal Öke
Osman Yüksel'e göre bir nesil nasıl mahvoldu?
"Siyonizm aleyhtarlığı sadece Osmanlı Devleti'ne bağlı Filistinli Araplara özgü bir şikayet konusu değildi. Siyonizmin Filistinli ırkdaşlarım endişelendiren bir sorun olarak ortaya çıkması üzerine İmparatorluğun Arapça konuşulan vilayetlerine özerklik tanınmasını isteyen bazı Arap milliyetçileri bunu ittihat ve Terakki'yi hırpalamak için bir koz olarak görmüşlerdi. Şöyle ki, bundan önce de değinildiği gibi, İttihatçılar İmparatorluğun yönetiminde merkeziyet ilkesi taraflısı idiler. Ancak sıkı bir disiplin ve merkezî idareye bağlı bir mülkî sistemle çok uluslu Türk İmparatorluğunun dağılmasını önleyebileceklerini düşünüyorlardı. Buna karşılık, Prens Sabahattinci muhalefet adem-i merkeziyet esasını savunuyordu. Vilayetlere daha fazla mahallî bağımsızlık vaad eden bu sistemin Araplarca tercih edilmesi çok doğaldı."
Mim Kemal Öke
Genç yaşta solan çiçek: Fehim-i Kadim